TOPLUMSAL OLAYLAR VE ÇEVİK KUVVET
Mehmet YÜKSEL
Ank.Em.Md.Çevik Kuvvet Şb.Müdürü
İnsanların temel ihtiyaçlarını tabiatta tek başlarına karşılamaları çok zordur. Bu sebeple tarihsel gelişim içerisinde insanların bir araya gelmesi ile medeniyetler oluşmuş, iş bölümü ve iş birliği yapmak sureti ile insanlar yaşamda çok önemli aşamalar kaydetmişlerdir. İnsanın medeniyetler kurması ise “polis” kavramını ortaya çıkarmıştır. “Polislik” kurulan medeniyetlerde toplum içerisinde toplumun benimsemediği davranışların ortaya çıkmasını önleme maksatlı yapılan meslektir. Polis toplumu meydana getiren fertlerin haklarının korunması adına hazırlanan hukuki metinlerin savunucusu ve koruyucusudur.
İnsanların doğuşuyla birlikte sahip oldukları bir kısım hakları vardır. İfade özgürlüğü bu hakların en temel olanlarındandır. Yeni ve daha iyi fikirlerin oluşmasının zeminini ifade özgürlüğü oluşturmaktadır. Birbirinden farklı çeşitli fikirlerin oluşması ve bunların tartışılması bireylerin farklı düşünceler arasında seçim yapma olanağı sunmaktadır. İfade özgürlüğünün varlığı halinde ancak kişiler kendi düşüncelerinin doğru veya yanlış olduğunu test edebilmektedirler. Demokrasilerde hukukun üstünlüğü ve insan haklarına saygı ilkelerinin temel öğesi ifade ve bilgi özgürlüğüdür. Bu temel hak ve özgürlük, her kişinin sosyal ekonomik, kültürel ve siyasal gelişimi için gerekli olduğu gibi sosyal ve kültürel grupların, ulusların ve uluslar arası toplulukların da uyumlu bir biçimde gelişmesinin ön koşuludur.
Demokratik toplumlarda düşünce ve ifade özgürlüğünün bir diğer açıklama şekli de toplantı ve gösteri yürüyüşleridir. Böylece aynı düşünceyi savunan ferdler bir bütün halinde fikirlerini diğer insanlara duyurabilmektedirler.
Fertlerin hürriyetlerinde sınır ise diğer fertlerin hürriyetleridir. Toplantı ve gösteri yürüyüşleri insanlar için bir haktır yalnız bu hak diğer insanların yaşantısını olumsuz yönde etkileyebilecek bir hal aldığı zaman hak olmaktan çıkmakta ve bir suç haline gelmektedir. Toplumsal olayların insanların hak ve özgürlüklerini engelleyebilecek bir duruma gelmemesi amacıyla kurulan Çevik Kuvvet birimleri toplumsal olaylarda asayiş temini ile ilgili her türlü önlemi almakla görevlidirler.
Toplumsal eylemlerde çevik kuvvete düşen; eylemin çevreye veya polise karşı tecavüze dönüşmediği müddetçe huzur ve güven içerisinde gerçekleşmesini sağlamaktır. Geniş manada çevik kuvvetin görevi topluluğun güvenliğini sağlamak, topluluktan dışarıya karşı yapılabilecek saldırıları engellemek, topluluğa dışarıdan gelebilecek saldırıları engellemek, topluluğun provokatörler tarafından amacından saptırılmasını engellemek, farklı görüş sahiplerinin bir birleri ile çatışmasını engellemek v.b. gibi görevleri vardır. Yani polis anayasa ve kanunlar çerçevesinde toplulukların barışçıl ve kargaşasız eylemlerini gerçekleştirmelerinin garantisidir. Bu bakımdan polisin demokratik hakların kullanılmasına engelmiş gibi gösterilmesi oldukça yanlıştır.
Huzurlu bir şekilde kişilerin haklarını kullanmalarının garantisi olan polis zaman zaman toplu eylemlerde topluluğun saldırısına uğramakta veya çatışmaya girebilmektedir. Bunun genellikle sebebi toplulukların eylemlerini yaparken çoğu zaman kendi problemlerini yaratan mercileri değil de polisi karşılarında bulmaları ve ilgili mercilere yöneltemedikleri tepkilerini polis yöneltmeleridir. Bu tür olaylarda genellikle provokatörler ve radikal grupların önemli rolleri olmuştur.
Anayasamızın “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Düzenleme Hakkı” başlığı altında 34.maddesi toplantı ve gösteri yürüyüşünün genel esaslarını düzenlemiştir. Buna göre;
“Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.
Şehir düzeninin bozulmasını önlemek amacıyla yetkili idari merci, gösteri yürüyüşünün yapılacağı yer ve güzergahı tespit edebilir.
Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller kanunda gösterilir.
Kanunun gösterdiği yetkili merci, kamu düzenini ciddi şekilde bozacak olayların çıkması veya milli güvenlik gereklerinin ihlal edilmesi veya Cumhuriyetin ana niteliklerini yok etme amacını güden fiillerin işlenmesinin kuvvetle muhtemel bulunması halinde belirli bir toplantı ve gösteri yürüyüşünü yasaklayabilir veya iki ayı aşmamak üzere erteleyebilir. Kanunun, aynı sebeplere dayalı olarak bir İl’e bağlı ilçelerde bütün toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yasaklanmasını öngördüğü hallerde bu süre üç ayı geçemez.
Dernekler, vakıflar, sendikalar ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları kendi konu ve amaçları dışında toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleyemezler.”
Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının kullanılması ayrıca 6 Ekim 1983 tarih, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri yürüyüşü kanunu ve bu kanunun 10, 18, 37. maddelerine göre düzenlenen “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik” te belirtilen şekil usul ve şartlara uymakla mümkündür.
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşünde Çevik Kuvvetin Sorumlulukları
PVSK, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu, Polis Çevik Kuvvet Yönetmeliği, Disiplin Talimatnamesi toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununun uygulanmasına dair yönetmelik hükümlerine göre polisin kanuna uygun toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde temel görevi, toplantı ve gösteri yürüyüşünün düzenini ve güvenliğini sağlamaktır.
Toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununun uygulanmasına dair yönetmeliğe göre polisin başlıca görevleri şunlardır;
– Düzenleme kurulu üyelerinin, aranan şahıslardan olup olmadığını, merkezden sorarak 48 saat içinde tespit etmek,
– Toplantı yerinde bir gün önceden ve gösteri yürüyüşünün yapılmasından iki saat önce keşif yapmak, toplantı ve gösteri yürüyüşünün emniyetini bozabilecek nedenleri oradan kaldırmak,
-Toplantıya katılacakların toplantı yerine belirlenen cadde ve sokaklardan güvenlik kuvvetlerinin gözetiminde gelmeleri için gerekli önlemleri almak,
– Toplantının huzur ve sükununu bozanların, hükümet komiserinin veya düzenleme kurulunun isteği üzerine, toplantı yerinden uzaklaştırmak,
– Kanuna uygun olarak başlayıp kanuna aykırı duruma dönüştüğüne hükümet komiserince karar verilerek, hükümet komiserince ve düzenleme kurulu aracılığı ile topluluğa ilan edilmesine rağmen dağılmayan topluluğa, kanuna uyarak dağılmalarını, dağılmazlarsa zor kullanılacağını ihtar etmek ve topluluk dağılmazsa zor kullanarak topluluğu belirlenen güzergahtan dağıtmak,
– Toplantı ve gösteri yürüyüşüne silah ve patlayıcı madde veya her türlü kesici, delici alet veya taş sopa, demir ve lastik çubuk aşındırıcı, yaralayıcı ecza veya diğer her türlü sis, gaz vb.madde veya kanunların suç saydığı ibare ve ifadeleri ihtiva eden afiş, pankart, resim, levha, araç ve gereç taşıyarak katılanlar veya slogan atarak, ses cihazları ile yayın yaparak halkı suç işlemeye teşvik edenler bulunuyorsa bunları olay yerinden uzaklaştırarak toplantı ve gösteri yürüyüşünün devamını sağlamak, ancak bunların sayıları ve davranışları, toplantı ve gösteri yürüyüşü kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşü niteliği kazandıracak derecede ise yukarıda fıkra hükümlerine göre hareket etmek,
– Kanuna aykırı olarak başlayan toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde olayı derhal mahallin en büyük mülki amirine haber vermekle beraber, mevcut imkanlarla gerekli tedbirleri alıp, topluluğa dağılmalarını, aksi durumda zor kullanılarak dağıtılacakları ihtarında bulunmak ve topluluk dağılmazsa zor kullanarak dağıtmak,
– Halka karşı doğrudan veya ses yükselten veya ileten herhangi bir alet veya araç ile söz söyleyerek veya seslenerek veya basılmış veya çoğaltılmış veya elle yazılmış veya çizilmiş kağıtları duvarlara veya diğer yerlere yapıştırarak veya dağıtarak veya benzeri araç ve yollarla halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yyürüyüşüne özendirmeye ve kışkırtmaya kalkışanların bu hareketlerini yasaklamak,
– “Toplantı ve gösteri yürüyüşünün yapılacağı tarihten bir önceki günden toplantı ve gösteri yürüyüşünün başlayacağı saate kadar, güneşin doğuşundan batışına kadar ki zaman içinde olmak kaydıyla, ses yükselten veya ileten herhangi bir alet veya araç ile çağrı yapılabilir”, kuralı dışına çıkanlar ile kapalı yer toplantılarında ses yükseltici alet veya araçlarıyla dışarıya yayın yapanların bu hareketlerini yasaklamak, yasaklara uymayanlar hakkında gereken hukuki işlemi yapmak,
-Önceden tespit edilmiş yerler dışında toplantı ve gösteri yürüyüşlerine ilişkin çağrı ve propaganda amacıyla kullanılacak afiş, pankart vb.asanları engellemek ve yasaklamak,
– Toplantı ve gösteri yürüyüşü sırasında suç işleyenleri, yukarıda fıkralarda belirtilen emir ve ihtarların yapılmasına gerek duymadan yakalamak ve haklarında, yer ve zaman kaydına bakılmaksızın Meşhut Suçların Muhakemesi Usulü Kanununa göre işlem yapmak.
Kanuna Aykırı Gösteri Yürüyüşünün Dağıtılması
Toplantı ve gösteri yürüyüşünün tamamen kanuna aykırı olarak başlaması veya başlayışta kanuna uygun olarak gelişip, sonradan kanunsuz hale dönüşmesi halinde topluluğa aşağıdaki esaslara göre müdahele edilir ve dağıtılır.
– Mahallin en büyük Mülki Amiri vey görevlendireceği en büyük zabıta amiri veya zabıta amirlerinden biri ses yükseltici veya yayıcı cihazlar aracılığı ile önceden kendisini topluluğa tanıtır sonra “Kanuna uyarak dağılmaları ve dağılmamaları halinde zor kullanılacağı” ihtarını yapar. Dağılma ihtarı, olumlu, kitleyi yumuşatıcı, sade ve açık olur. Emir mutlaka iki veya üç defa tekrar edilir ve en uzak noktadan işitildiğine dair görevlilerce tutanak düzenlenir. Dağılma ihtarı, emrin maksadını sağlayacak ve emir yerine getirecek ölçüde elde kuvvet bulundurmadan kesinlikle verilmez. Güvenlik kuvvetlerine karşı fiili saldırı veya mukavemette bulunulduğu taktirde veya güvenlik kuvvetleri tarafından korunan fiili saldırı halinde ihtara gerek yoktur.
– Yapılan ihtara rağmen topluluğun dağılmaması halinde yeteri derecede zor kullanılarak topluluğun bulunduğu yerde kalmaları temin edilir ve olayın herhangi bir şekilde gelişmesine ve tahrik edici bir nitelik almasına mani olunur.
– Topluluğun belli bir yerde zararsız kalması sağlanamadığı halde; topluluğun diğer gruplara katılarak büyümelerini önlemek gayesiyle olayın cereyan şekline ve şartlarına göre uygun yerlere barikat kurarak birleşmeye mani olunur ve dağıtmaya parça parça topluluklarla başlanır.
– Alınan tedbirler ve uygun ölçülere göre yapılan zor kullanmaya rağmen topluluğun birleşmesine ve büyük gruplar haline gelmesine mani olunamadığı taktirde zor kullanmanın derecesi yükseltilerek topluluk dağıtılır.
Dağıtma emri yetkili amir tarafından verilir. Bu emri alan personel görevli amir komutasında ilgili mevzuatın tanıdığı yetkileri kullanmak üzere derhal harekete geçer. Yapılacak müdahele topluluğu dağıtma, toplanmayı önleme ve suçluları yakalama amacına yönelik olmalıdır.
Toplu hareketin niteliğine veya dağılma sırasında gösterilen cebir ve şiddet veya tehdit veya saldırı veya karşı koyma derecesine ve gereğine göre kademeli şekilde artan ölçüde bedeni kuvvet, maddi güç ve silah kullanılır.