Rize Emniyet Müdürlüğünde Son Yapılan Çalışmalar
(Geçen Sayıdan Devam)
Osman ÖZTÜRK
Rize İl Emniyet Müdürü
ABD SEMİNERİ
Bahçeşehir Üniversitesinin organizesi ile ABD’ de yapılacak olan seminere Emniyet Teşkilatını temsilen Rize İl Emniyet Müdürü Sayın Osman ÖZTÜRK katılmıştır. Uyum yasaları ile yapılan değişiklerle PVSK’ da yapılan düzenlemelerin getirdiklerinin Dünya Ülkeline tanıtılması konulu seminere katılmış olduğu konuşmaları aşağıdadır;
BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPAN 4771 SAYILI YASANIN GETİRDİĞİ YENİLİKLER
Bir hukuk devleti olma sıfatını ve ayrıcalığını taşıyan devletimizin, elinde tuttuğu adalet meşalesi ile geleceğe koşarken en büyük destekçilerinden ve bu maratonun en hızlı koşucularından birisi olan Türk Polis Teşkilatı adına hepinizi selamlıyorum.
Avrupa Birliği sürecinde polisimizin evrensel değerleri benimsemesi şarttır. Tüm Dünyanın sınırları yıkarak Globalleşmenin yaşandığı bir zamanda kendi sınırlarımız içinde kalmak gelişmeye vurulabilecek en büyük pranga olacaktır. Uluslar arası standartların kendi bünyemize ters düşmeden gerçekleştirilmesi bize de küresel bir vizyon çizecektir.
Özellikle son otuz yılda üretilen bilginin, insanlık tarihinde üretilen bilgiye eşdeğer olması, dünyadaki bilimsel ve teknolojik alanlarda çok hızlı bir değişimi de beraberinde getirmiştir. Bu hızlı değişimin en önemli faktörü şüphesiz ki insandır. Bu nedenle toplum, birey ve kurumlar yalnızca bu günü yaşayan değil, geleceği-bilgi çağını yakalamayı hedefleyen düşünce yapısını geliştirmek ve benimsemek zorundadırlar. Bu bilinçle Emniyet Teşkilatı, sürekli olarak kendini yenileyerek bıkmadan, yılmadan, yorulmadan, sarsılmaz bir güç ve irade ile sürekli bir uğraşın içerisindedir.
Türk Polisi, çağdaş ülkelerin kullandığı araç, gereç ve yöntemleri kullanmayı kendine amaç edinmiş, dünyada ortaya çıkan gelişmelere paralel olarak, milletimizin değişen beklentilerine cevap verebilmek için sürekli kendini yenilemiştir.
Devletimizin ve milletimizin geleceğe güvenle bakabilmesi, çağın gereğini yerine getirmekle mümkün olacaktır. İnsan haklarından taviz vermeden dünya milletleri içerisindeki saygın yerimizi almak için el birliği yapmamız kesinlikle şarttır. Emniyet Teşkilat olarak biz buna hazırız. Zira tüm hizmetlerimizde insan hakları ön planda yer almakta, insanların temel hak ve özgürlüklerine hassasiyet gösterilmektedir.
Emniyet Teşkilatı, 21. Yüzyılda, evrensel değerlerle, kendi kültürünü özümsemiş, dünya polis teşkilatları ile entegrasyon sağlayarak, günümüzün ve geleceğin güvenlik ihtiyaçlarına cevap verebilecek sürekli okuyan, araştıran, sorgulayan, çağdaş bilim ve teknolojilerden yararlanan, kendi öz eleştirisini yaparak, aksayan yönlerini değiştirecek yetenek ve cesareti gösterebilen, eğitimli, kültürlü ve nitelikli personeli yetiştirerek, çağımızın güvenlik teşkilatının oluşturulmasının en önemli aşamasını gerçekleştirmektedir. Böylece verilen güvenlik hizmetini, “Güvenlik Mühendisliği” anlayışı içerisinde ortaya koymaktadır.
Türk Polis Teşkilatının görevlerini ifa ederken polis-halk ilişkilerini en üst seviyede tutması, insanına verdiği değeri ortaya koymaktadır. Polisin görev anlayışı çok önemlidir. Polis, halkının hizmetinde olduğu bilinci ile hareket etmelidir ve etmektedir. Görevini yerine getirirken yaptığı hizmetleri şeffaflık içerisinde ortaya koymak suretiyle halkın güven duygusunu elde etmektedir. Polis halkın temel hak ve özgürlüklerinin kanunlar çerçevesinde savunulması amacına hizmet ederek, hukuk devleti anlayışıiçerisinde hareket etmektedir.
Güvenlik ihtiyacı temel ve vazgeçilmez en önemli ihtiyaçlardan biridir. Kamu düzenin ve asayişin sağlanmasında oldukça etkin bir yere sahip olan polisin, toplum yaşamındaki yeri göz ardı edilemez. Böyle hayati bir sorumluluğa sahip olan mesleğimizde halkla ilişkiler, tüm personel tarafından uygulanması ve izlenmesi gereken bir felsefe, bir politika olmalıdır.
Bilindiği gibi adalet, haklıyı haksızı ayırt etmektir. Ancak, kimin haklı olduğunu tespit etmek için de sağlam bir temel olmalıdır. Bu temel, hukuk kurallarıdır. Hukuk kuralları, fertlerin fertlerle ve fertlerin toplumla arasındaki dengeyi, düzeni ve güveni sağlayan kurallardır. Hukukun nihai amacı adaleti gerçekleştirmektir.Polisimizin de amacı, adaletin gerçekleştirilmesi için hukukun işlemesine yardımcı olmaktır. Hukukun kendine verdiği yetkilerle yine hukukun uygulanabilmesi için insan hakları çerçevesinde görevini yerine getirmektir. Devletimiz bir “hukuk devleti” olmanın ayrıcalığına sahiptir. Vatandaşların devlete karşı güven beslemeleri ve kendi kişiliklerini korkusuzca ortaya koyabilmeleri, ancak hukuk güvenliğinin sağlandığı bir hukuk devleti sistemi içinde mümkündür.
Devletin bütün işlemlerinin hukuk kurallarına uygun olması, hukuk devletinin başlıca şartlarından birini oluşturmaktadır. Hukukun üstünlüğünün sağlanması için zamanın ihtiyaçlarına göre hukuki düzenlemelerin yapılması ve geliştirilmesi şarttır.
Kanunlarımızın bazı maddelerinde yapılan değişikliklerle, hem Avrupa birliğine uyum sürecinin hukuki boyutunu tamamlamak, hem de toplumun hukuki ihtiyaçlarını en etkin şekilde gidermek hedeflenmiştir.
Bu çerçevede 4771 sayılı yasa ile bazı kanunlarımızda değişiklikler yapılmıştır. Yasanın 2. maddesi ile Türk Ceza Yasasının 159. maddesine bir fıkra eklenerek, devlet, hükümet ve adliye aleyhine gerçekleştirilen, aşağılama ve zayıflatma kastı bulunmaksızın sadece eleştirmek maksadıyla yapılan yazılı, sözlü veya görüntülü düşünce açıklamaları suç olmaktan çıkarılmıştır. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, yapılan bu tür düşünce açıklamalarının sadece eleştirmek maksadıyla yapılıp yapılmamasıdır. Yapılan açıklamanın eleştiri değil de propaganda niteliği taşıması halinde durum farklı olacaktır.
Yine T.C.K.nın 201. maddesinden sonra getirilen 201/a maddesi ile “göçmen kaçakçılığı suçu menfaat elde etmek maksadıyla yabancıların veya vatansızların yada Türkiye’de sürekli ikametine izin verilmemiş olanların ülkemize illegal yollardan girmelerini, ülkemizde kalmalarını, illegal yollardan ülke dışına çıkmalarını sağlamak olarak tanımlanmış ve bu suça ağır hapis, ağır para, suçta kullanılan taşıtların ve elde edilen menfaatlerin müsaderesi gibi oldukça ağır cezalar getirilmiştir.” Ülkemizin doğu ile batıyı birbirine bağlayan köprü konumunda olmasından kaynaklanan sıkıntıları, bu yasal düzenleme ile giderilmeye çalışılmıştır.
İnsan kaçakçılığının önlenmesi amacına yönelik, 201/b maddesi ile “Zorla çalıştırmak veya hizmet ettirmek, esarete veya benzeri uygulamalara tabi kılmak, vücut organlarının verilmesini sağlamak maksadıyla, tehdit, baskı, cebir veya şiddet uygulamak, nüfusu kötüye kullanmak, kandırmak veya kişiler üzerindeki denetim olanaklarından veya çaresizliklerinden yararlanarak cezalarını elde etmek suretiyle kişileri tedarik eden, kaçıran, bir yerden başka bir yere götüren veya sevk eden, barındıran kimseye beş yıldan on yıla kadar ağır hapis ve bir milyar liradan az olmamak üzere ağır para cezası verilir.
Birinci fıkrada belirtilen amaçlarla girişilen ve suçu oluşturan eylemler var olduğu takdirde mağdurun rızası yok sayılır.
18 yaşını doldurmamış çocukların birinci fıkrada belirtilen maksatlarla tedarik edilmeleri, kaçırılmaları, bir yerden diğer bir yere götürülmeleri veya sevk edilmeleri veya barındırılmaları hallerinde suça ait araç fiillerinden hiçbirisine başvurulmuş olmasa da faile birinci fıkradaki belirtilen cezalar verilir.
Yukarıdaki fıkralarda yazılı suçlar örgütlü olarak işlendiği takdirde faillere verilecek cezalar bir kat arttırılarak hükmolunur.” şeklinde ağırlaştırıcı ve hafifleştirici sebepler ortaya konmuştur.
2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununun 3/2 maddesinde yapılan değişiklikle yabancıların toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde topluluğa hitap etmeleri, afiş pankart, resim, flama, levha, araç ve gereçler taşımaları, artık toplantının yapılacağı yerin en büyük mülki idare amirliğine toplantıdan en az 48 saat önce yapılacak bildirimle mümkün kılınmıştır.
Aynı yasanın 10. maddesinde yapılan değişiklikle de toplantı yapılabilmesi için düzenleme kurulu üyelinin imzalayacakları bildirimin, toplantı yenin mülki amirine verilebilmesi için gerekli olan süre toplantı saatinden önce 72 saatten 48 saate indirilmiştir.
Polisin yetki ve görev alanına giren en önemli yenilikler 2559 sayılı PVSK da yapılan değişikliklerle gerçekleştirilmiştir.
4771 sayılı yasanın 10/A maddesi ile, 2559 sayılı PVSK nın 8/D maddesinde yapılan değişiklikle polisin kontrol edip, kapatabileceği yerler arasına Internet üzerinden yapılan yayınlara izin verilen yerler dahil edilerek bu konudaki yasal eksiklik giderilmiştir.
PVSK nın 9. maddesinde yapılan değişiklikle ise;
A- A- 2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanunu kapsamına giren toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yapıldığı yerde veya yakın çevresinde,
B- B- Özel hukuk tüzel kişileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları veya sendikaların genel kurul toplantılarının yapıldığı yerin yakın çevresinde,
C- C- Halkın topluca bulunduğu veya toplanabileceği yerlerde,
D- D- Öğretim ve eğitim özgürlüğünün sağlanması için her derecede öğretim ve eğitim kurumlarının ve 20. maddenin 2. fıkrasının A bendindeki koşula uygun olarak girilecek üniversite, bağımsız fakülte veya bağlı kurumların içinde, bunların yakın çevreleri ile giriş ve çıkış yerlerinde,
E- E- Umumi veya umuma açık yerlerde veya öğrenci yurtlarında veya eklentilerinde,
F- F- Yerleşim yerlerinin giriş ve çıkışlarında,
G- G- Her türlü toplu taşıma veya seyreden taşıt araçlarında,
Polisin milli güvenlik ve kamu düzeninin, genel sağlık ve genel ahlakın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, taşınılması veya bulundurulması yasak olan her türlü silah, patlayıcı madde veya eşyanın tespiti ve suçun önlenmesi amacıyla kişilerin üstlerini, araçlarını, özel kağıtlarını ve eşyalarınıarayabilmesi, usulüne uygun olarak verilmiş hakim kararıyla veya bu sebeplere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde mahallin en büyük mülki amirinin vereceği yazılı emirle mümkün kılınmıştır.
Bu değişiklik, usulüne uygun olarak yetkili makamlarca verilmiş arama kararı veya emri olmaksızın bu tür aramaların yapılmasını kesin bir şekilde yasaklarken, bu aramalardan elde edilebilecek sonuçlarla yapılacak adli ve idari işlemlerin de hukuki neticeler doğurmamasını ve bu aramaları yapanlar hakkında adli, idari ve tazmin sorumlulukları da getirmesini temin etmektedir.
Yasanın 12. maddesinde yapılan değişiklikle umuma açık yerlerde çalışanlar için gerekli şartlar yeniden düzenlenmiştir. Buna göre oyun, eğlence, içki ve benzeri amaçlı umuma açık ve açılması izne bağlı yerlerde çalışma yaşı 21 der 18 e irdirilmiştir. Yine bar, pavyon, gazino, meyhane gibi yerlerde kız ve kadınların çalışması için gerekli olan mülki amir izni de kaldırılmıştır.
Aynı yasanın 13. maddesinde yapılan değişikle, polisin yakalama yetkisini kullanacağı şahıslar sayılmış ve şahıslar hakkında yapılacak işlemler belirtilmiştir. Buna göre, yakalanan şahısların yakalandığının mutlak surette istediği yakınlarına derhal bildirilmesi hükme bağlanmıştır. Ayrıca uyuşturucu madde ve alkol kullanmış olanların zor kullanılarak yakalananların ve haklarında suç soruşturması yapılacak olanların sağlık durumlarının doktor raporu ile tespit edilmesi ve yakalama sebebi ortadan kalkanların derhal serbest bırakılması zorunluluğu getirilmiştir.
PVSK Ek madde 1 de yapılan değişiklikle umumi veya umuma açık yerler ile umuma açık yer niteliğindeki ulaşım araçlarında mahallin en büyük mülki amirine en az 48 saat önceden yazılı bildirimde bulunmak sureti ile yapılan oyun, temsil ve gösterilerden devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne, anayasal düzene veya genel ahlaka aykırı olduğu tespit edilenler hakkında mülki amirin emri ile polisin men etme yetkisi kaldırılmış, mahallin en büyük mülki amiri tarafından derhal C.savcılığına suç duyurusunda bulunulması hükmü getirilmiştir.
Tüm yapılan bu kanuni düzenlemelerin ışığında hakların ve özgürlüklerin etkin ve verimli şekilde kullanılması, vatandaşın en hızlı ve en kaliteli hizmeti alabilmesi için, Emniyet Teşkilatı olarak gelişim ve değişimin peşindeyiz.
Suçların çoğunluğu halkın yardımları ile aydınlatılabilmektedir. O halde vatandaşın polise bakış açısını pozitif hale getirmek ve onların yardımlarını alabilmek gerekmektedir. Polis–Halk ilişkisinin en üst seviyeye çıkarılması için gerekli olan, ilk planda vatandaşın ihtiyaçlarının gözden geçirilmesi ve kendilerinin önemli olduklarının hissettirilmesidir. Çağdaş yapılanmayı benimsemiş devletlerde kurumların varlıklarını idame ettirebilmeleri, kendilerini sürekli yenileyerek, toplumun değişen ihtiyaçlarına etkin, doğru ve zamanında cevap verecek yapıyı oluşturmaları ile mümkündür. Sürekli gelişimin temel dinamiği ise sürekli eğitim ve halkın istemlerinin dikkate alınmasıdır. Suç ve suçla mücadelede başarının en önemli unsuru, vatandaş desteğinin alınmasıdır. Bu amaca yönelik olarak oluşturulan birimlerin hedefine ulaştığını halkımızdan aldığımız geri bildirimler göstermektedir.
P.V.S.K.’ da, “Halkın ırzını, canını, malını muhafaza eder ve ammenin istirahatını temin eder.” Şeklinde tarif edilen polisin görevlerinin yerine getirilmesinde, geleceğimizin teminatı olan öğrencilerimizin de dikkate alınması, okulların kontrolünün sağlanması ile huzurlu bir eğitim zemini oluşturulması ve hizmetin ailelere kadar götürülmesi, halkın memnuniyetini ziyadesiyle arttırmakta ve polise olan güven bir kez daha perçinlenmektedir.
Kanunların uygulayıcısı durumunda olan polisimizin en önemli görevi, suçu önlemek, meydana gelen olayları aydınlatmak, vatandaşlarımızı suç ve suçlulara karşı korumak, halkın güven ve desteğini kazanmak, suçu engellemek için güvenlik danışmanlığı gibi halkımıza bilgi ve güvenlik desteği sunmaktır. Küresel dünyamızdagüvenlik mühendisliği konsepti yaklaşımı ile, halkın memnuniyetini esas almak, polislerimizin önem ve değerini de göz önüne alarak çalışmalarımıza hız ve yön vermek, hizmetlerde katılımcılığı ön plana çıkartmak birincil amacımızdır.
Tüm bu hizmetlerin sunulması, halkımızın olaylara karşı kendi kendini koruma refleksi geliştirmesinin sağlanması, suç ve suça karşı alınacak tedbirler konusunda vatandaşın eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi amacı ile, Polis Karakolları kapatılıp, yerine daha gelişmiş, daha modern Polis Merkezleri kurularak daha sıcak ve içten bir yakınlık kazandırılmıştır. Bu merkezler, sadece suçlularla mücadele eden yerler değil, halkımızın her türlü isteklerini rahatça ifade edebilecekleri yerler haline getirilmiştir.
Bir şehrin trafik yoğunluğu ve akışı o şehrin yayalarının psikolojik durumlarına doğrudan tesir eder. Düzensiz bir akış ve düzensiz parklar bu durumdan rahatsız olan hem yaya, hem sürücüleri strese sokar. Stresli bir toplumda suç işlenme oranları artar. Çözüm bulunması gereken trafik sorunu ile ilgili akademik boyutlarda anket çalışmaları yapılmakta, halkın bu soruna bakışı ve sorunların çözümüne ne derece yardımcı olacakları araştırılmaktadır. Bu şekilde trafik sorunun çözümüne yönelik çalışmalarda halkın doğrudan desteği alınmakta ve katılımı sağlanmaktadır.
Devamlı ileriye hamle yapmayı, gelişmeyi ve değişmeyi ana konseptimiz olarak belirlediğimiz için birçok yenilikler ve projeler geliştirilmiştir. Olaylarda meydana gelen AZALMAda çok ciddi etkisi olan önlemler alınmıştır. Yeni kurulan birimler ile yürütülen hizmetlerin daha etkin ve verimli olması sağlanmıştır. Modern hukuk sistemlerinde suç faillerinin belirlenmesi, suçluluklarının ispatlanması, teknolojiden yararlanarak elde edilecek maddi delillere dayandırılmaktadır. Suç işleyenlerin olay yerinde delil bırakmamaları mümkün değildir, çünkü “her dokunuş bir iz bırakır.” Uygulanması gereken sistem, bu iz ve delillerin bulunması ve “Sanıktan delile değil, insan haklarına uygun bir şekilde, delilden sanığa gidilmesidir.” Modern laboratuar çalışmaları ile olaylara gecikmeden ve zamanında müdahale eden, delilden sanığa gitmeyi uygulamaya koyan bir sistem geliştirilmiş ve bunda da başarı sağlanmıştır.
Yapılan yeniliklerin, konulan kanunların ve tüm gelişmelerin iyice anlaşılması, idraki geniş ve kültür seviyesi yüksek insanlarca mümkün olacaktır. Hem hizmet edenin, hem hizmet edilenin kendini yenileme ve geliştirmeye ihtiyacı vardır.
Kanunlar insanlar içindir. Birlikte yaşama mecburiyeti olan insanların yine uymaya mecbur oldukları bir takım kurallar vardır ve olmalıdır. Belirli kurallarla hakları korunmamış bir toplum kaos yaşamaya mahkumdur. Ancak unutulmaması gereken, tüm hizmetlerin, tüm kuralların insanların faydalanması için olduğudur.
Devamlı yapılan değişiklikler hizmetleri en kaliteli hale getirmeyi ve milletimize hak ettiği hayat standardını sağlamayı hedeflemektedir. Bizde Türk Polis Teşkilatı olarak, tüm bunların bilinci içerisinde, kanunun bize verdiği yetkilere dayanarak, halkımızın memnuniyetini artıracak uygulamalarla ülkemizin yaşanılır bir ülke olmasındaki katkımızı arttırmaya çalışıyoruz.
Devletin şefkatli eli polisimizin sıcak dost eli ile milletimize ulaşmaktadır.
Saygılar Sunarım.