Üst Menu
Search
Generic filters

Ana Menu

MAASTRICHT KRİTERLERİ Veya MAASTRICHT ANTLAŞMASI

  

                                                                                                                  Ferruh ÖZCAN

                                                                                              Polis Bakım ve Yardım Sandığı Genel Müdürü

                                                                                                     T.C. Ziraat Bankası Onursal Müfettişi

 

Maastrıcht Antlaşması, AB’ye üye ülkelerin Ekonomik ve Parasal Birliğine katılma kriterleri olarak tanımlanabilir.

 

10 Aralık 1991 tarihinde Hollanda’nın Maastricht şehrinde düzenlenen zirvede Avrupa Topluluğu, daha önce toplanmış olan hükümetlerarası iki konferans çerçevesinde varılan sonuçları temel alarak yeni bir Avrupa Toplulukları Antlaşması yapılmasına karar vermiştir.

 

7 Şubat 1992 tarihinde imzalanan ve 1993 Kasımında yürürlüğe giren Maastrıcht Antlaşması ile Avrupa Topluluğu, Avrupa Birliği adını almıştır. AB’yi kuran Maastrıcht Antlaşması ile Avrupa Topluluklarına yeni boyutlar kazandırılmış ve AB’nin “üç temel direği” oluşturularak, yeni bir hukuksal yapı düzenlenmiştir. Maastrıcht Antlaşması ile sağlanan temel yenilikler şunlardır:

 

1- Ekonomik ve Parasal Birlik (EPB)

Maastrıcht Antlaşması ile EPB’nin ikinci aşamasında geçiş tarihi olarak 1 Ocak 1994 tarihi saptanmıştır. Bu çerçevede AB Komisyonu ve Avrupa Para Enstitüsü tarafından hazırlanan raporlar, Konsey tarafından incelenerek 1996 yılı sonunda en az yedi üye ülkenin aşağıdaki kriterleri yerine getirip getirmediğinin incelenmesi kararlaştırılmıştır: Düşük enflasyon oranı, kamu maliyesinde düşük açık, para politikalarında istikrar  ve uzun vadeli faizler, olarak özetlenebilir. Bu kriterlerin açılımı şöyledir.

  • Toplulukta en düşük enflasyona sahip üç ülkenin yıllık enflasyon oranları ortalaması ile, ilgili üye ülke enflasyon oranı arasındaki fark 1,5 puanı,
  • Üye ülke devlet borçlarının GSYİH’sına oranı % 60’ı
  • Üye ülke bütçe açığının GSYİH’sına oranı % 3’ü, geçmemesidir.
  • Herhangi bir üye ülkede uygulanan uzun vadeli faiz oranları 12 aylık dönem itibariyle istikrarı alanında en iyi performans gösteren 3 ülkenin faiz oranını 2 puandan fazla aşmayacaktır.
  • Son 2 yıl itibariyle üye ülke parası diğer bir üye ülke parası karşısında devalüe edilmiş olmamalıdır.

 

Bu hususları inceleyen Konsey, EPB’nin üçüncü aşamasının 1 Ocak 1999 tarihinde başlamasını kararlaştırmıştır. Bu aşamada bağımsız bir Avrupa Merkez Bankası tarafından yönetilen tek bir para birimi EURO’a geçilmiştir.

       2- Ortak Dış ve Güvenlik Politikası (ODGP)

İkinci temeli oluşturan ODGP çerçevesinde Bakanlar Konseyi uzlaşma yöntemiyle, bu alanlarda ortak eyleme konu olacak sorunları ve nitelikli çoğunluk ile hangi alanlarda kararlar alacağını saptamıştır.

 

  • Savunma: ODGP, Topluluğu “Ortak Savunma”ya götürecek bir ortak savunma politikasının ileride saptanmasını da içermektedir. Batı Avrupa Birliği (BAB), Topluluğun ortak hareket alanlarını yürürlüğe koymakla görevlendirilmektedir. BAB’ın mekanizmalarının güçlendirilmesinin ve bu kuruluşun Maastrıcht Antlaşması içerisine alınmasının, BAB Antlaşması’nın sona erdiği 1998 sonundan itibaren görüşülmesi kararlaştırılmıştır.
  • Avrupa Vatandaşlığı: Diğer bir üye devlette ikamet eden AB vatandaşlarının, Avrupa Parlamentosu seçimleriyle, belediye seçimlerinde seçme ve seçilme, AB toprakları üzerinde ikamet ve hareket etme hakları ve tüm AB vatandaşlarının üçüncü ülkelerde diplomatik korumadan faydalanması kararlaştırılmıştır.
  • Konsey’de Çoğunluk Oylamasının Genişletilmesi: Tüketicinin korunması, gelişme halindeki ülkelere yardım, eğitimle ilgili bazı konular, sağlık, ulaştırma, çevre, Trans-Avrupa ağlarının altyapıları konularında Konsey’de nitelikli çoğunlukla karar alınabilmektedir. Bu çerçevede 1989 Avrupa Şartını temel alarak yürürlüğe koyulması kararlaştırılan Sosyal Politika’ya ait bazı uygulamalarda da çoğunluk usulü ile oylama yapılabilmektedir.
  • Avrupa Parlamentosu: Avrupa Parlamentosu’nun yetkileri genişletilmekte, bazı hallerde Konsey ile ortak karar almasını sağlayacak yeni bir yöntem oluşturulmuştur. Ayrıca Avrupa Parlamentosu bazı hallerde uygun görüş belirtme hakkını kazanmıştır.
  • Ekonomik ve Sosyal Uyum: Ekonomik ve sosyal uyumun, 31 Aralık 1993 tarihinde kurulacak bir uyum fonuyla güçlendirilmesi öngörülmüştür. Bu çerçevede üye devletlerin öz kaynaklar sistemine katkılarının, olanakları ile doğru orantılı olması kararlaştırılmıştır.

 

3- Adalet ve İçişleri Alanında İşbirliği

Üçüncü temel olan Adalet ve İçişleri Alanında İşbirliği kapsamında üye devletler, göç ve siyasi iltica alanlarında aralarındaki işbirliğini artırmak amacıyla bir Avrupa Polis Teşkilatı (Europol) kurmuşlardır.

 

Maastrıcht’te kurulan hukuksal yapı sayesinde Topluluk bütünleşmesi ile hükümetlerarası işbirliği aynı zamanda işler duruma gelmiştir. 1996 yılından sonra Avrupa Parlamentosu’nun yetkilerini artırmak ve bütünleşmeyi güçlendirmek amacıyla bazı işbirliği alanlarının yeniden gözden geçirilmesi öngörülmüştür. Öngörülen değişiklikler 26 Mart 1996 tarihinde başlatılan altıncı Hükümetlerarası Konferans (HAK) sırasında şekillenerek, Haziran 1997’de gerçekleştirilen Amsterdam Zirvesi’nde kabul edilen Amsterdam Antlaşması ile nihai şeklini almıştır. 1 Mayıs 1999’da yürürlüğe giren Amsterdam Antlaşması, Maastrıcht Antlaşması ile belirlenen yapıyı değiştirmiştir.

 

 

*Kaynak:

04.06.1987 Tarih ve 19477 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan

Avrupa Toplulukları Komisyonunun Türkiye Temsilciliğinin kurulması anlaşması.

  

T A Ş*

 

Merhametsiz kalpleri sana benzetirler,

Sana dilsiz, ruhsuz dediler.

Halbuki sendedir değirmendeki beste,

Seninle biçim verir ruhuna heykeltraş.

Sana yanılır dert, sana vurulur baş.

Milyonlarca yıl milyarlarca insanın taptığı taş.

Sensin kucaklayan mehtabı.

Surlarla, sütunlar senden yapılır.

Senden yapılır, Allah’a uzanan merdivenler.

Namaz vakti müslümanlara senden seslenilir,

Günahkâr kullarını Allah taş edermiş,

Görmedim, ama inanırım.

Hatta bir gün gelecek gökten de yağacaksın sanırım.

Taşlardır bekâ, taşlardır ebediyet.

Taştan başka tarihe ne bırakır medeniyet.

İnsanoğlu taş olur baş yarar.

Taşı taş üstüne kor yapar ve bir yandan durmadan yıkar.

Bir gün gelir yatırılır boyluboyunca şehrin musalla taşına.

Ve yine bir taş dikilir başına.

İşte bu taştır insan oğlundan bâki.

Üstünde bir tarih bir fatiha ve bir hüvelbâki.

 

* Şairi bilinmemektedir.

 

“GÜL VEREN ELDE, GÜL KOKUSU KALIR”

                                               Eski bir Çin Atasözü