(Gülerken düşündüren boyutu, evrensel olan Mizah’ ın; “Gerçek olayları yansıttığı” ve “Gerçek olayları yansıtması halinde; daha keyif verici olduğu” inancı yaygındır. Öyle anlatımlar vardır ki, anlatılan gerçek midir, kurgu mudur? Ayıt etmek zordur. Bu duygular ile birkaç satır … )
“Herkes Ay gibidir; herkesin hiç kimseye göstermediği, karanlık bir tarafı vardır.”
**************************
“Kusurların en büyüğü, insanın kendi kusurlarından habersiz olmasıdır.”
**************************
DÜNYANIN YEDİ HATASI:
-Emeksiz Servet,
-Vicdansız Zevk,
-Kişiliksiz Bilgi,
-Ahlaksız Ticaret,
-İnsaniyetsiz Bilim,
-Feragatsiz İbadet,
-İlkesiz Siyaset’ tir.
(GANDHİ…)
**************************
“Az yiyerem, hekimle işim olmaz. Düz giderem, hakimle işim olmaz.” (Azeri Atasözü)
**************************
BİLMEK YETERLİ DEĞİL.
“Boğularak ölenlerin, büyük çoğunluğu yüzme bilir… Yüzme bildikleri için açılırlar ve bu nedenle boğulurlar.
Trafik kazalarında ölenlerin neredeyse tamamının şoförlüğü iyidir… İyi şoför oldukları için hız yaparlar ve kazaya neden olurlar.
Acemi şoför ölümcül hata yapmaz. Yüzme bilmeyen, boyunu geçen yerlere gitmez.
Bilgi değil, EGO öldürür. (siradisibilgiler.com.tr)”
**************************
BOŞ OTURAN GENÇ ADAM
Büyük bir fabrikanın genel müdürü, habersiz denetleme yaparak personeli kontrol etmeye karar verir.
Fabrika içinde dolaşırken, boş oturan bir genci görür, çok sinirlenir.
-“Haftalık ücretin ne kadar?” diye sorar.
Genç adam. “300 lira” der.
Müdür cüzdanını çıkarır, genç adama 300 lira verir.
“İşte haftalığın, şimdi git ve bir daha gelme” der. Genç adam gider.
Yanında gezen Yöneticiye dönerek:
-“Bu tembel adam, ne kadar zamandır burada çalışıyordu?” diye sorar.
Yönetici: -“ O burada çalışmıyordu, bir sipariş vardı, onu getiren kurye idi..” der.
**************************
TEMEL RÖVANŞI ALMAYA KARAR VERİNCE …
Ufak tefek bir Japon, Karadeniz illerinden birinde bir kahvehaneye girmiş.
-“Benimle dövüşecek birisi var mı? Varsa, dışarıya çıksın, dövüşelim..” demiş.
İri yarı Temel, kendine güvenle, tebessüm ederek ileriye çıkmış; “Ben varım” demiş. Beraber dışarıya çıkmışlar.
Birkaç dakika sonra; Temel ağzı burnu kan içinde, perişan halde kahvehaneye girmiş, Japon da peşinden gelmiş.
Kahvedekiler, merakla; Japon’ a “nasıl yaptın bunu” diye sormuş..
Japon: “ Takamasi’ nin Katamotosuyla (bir çeşit vurma tekniği) vurdum” demiş.
Ertesi gün Japon yine gelmiş, meydan okumuş. Temel, hırslandığı için gönüllü olmuş. Dışarı çıkmışlar. Japon yine temelin yüzünü gözünü dağıtmış.
Kahvedekiler yine merakla; Japon’ a “Nasıl yaptın bunu” diye sormuş..
Japon: “Takoramanın Karamakisiyle vurdum” demiş.
Üçüncü gün, Japon tekrar meydan okumuş. Temel rövanşı almak için kesin kararlıymış. Ben varım demiş. Kahvehaneden dışarıya çıkmışlar.
Bir, iki dakika sonra, Japon kafası, ağzı, burnu kan içinde kahveye girmiş.
Temel’ e sormuşlar: “Japon’a ne yaptın?”
Temel: -“Ona Toyoto’ nun Krikosuyla vurdum.”… demiş.
**************************
“Sürç-İ lisan ettik ise af ola”. Mizahsız kalmayın, hep sağlıklı, mutlu olun. Selamlar ve saygılar… Mayıs. 2016
———————
(*) Emekli 1.Sınıf Emniyet Müdürü – (Polis Koleji 1966 – Polis Akademisi 1969) – Kriminalistik Uzmanı – TODAİE Kamu Yönetim Uzmanı – Milli Güvenlik Akademisi 51. Dönem.
