Üst Menu
Search
Generic filters

Ana Menu

GÖZLEM

 

Özdemir BAŞAT

Polis Enstitüsü 1968 Mezunu

Kamu Yönetimi Uzmanı

İletişim Uzmanı

Renk Uzmanı

            ÇİZMEK ÜZERİNE

            –Sporda çizmek kuralların bir parçasıdır; bizim mahalle arasındaki futbol hariç.

      -Bayağı kesirdeki gibi, rakamların ara-ortasını çizersen “varlık” işaretidir. Üstünü çizersen “yok” demektir. Geçmişteki ekonomiyi denetleyin.

            -Yunanistan’la aramızda sınır çizilemez. Çünkü Meriç nehri civelektir, her yıl yatağını değiştirir.

            -Bütün yolları, akarsuları durduran tek güç, haritanın kenarındaki çerçeve çizgisidir.

        -Mustafa Kemal, “önemli” bulduğu satırları yeşille, “çok önemli” olanları kırmızıyla çizermiş. Sağcı’nın da solcu’nun da dikkatine.

            -Her dubleden sonra şişeye bir çizik atıyordu. Üçüncüde şarkı söylemeye başladı, beşinci çizgi yamuldu, son çizgiyi ben de hatırlamıyorum işin doğrusu.

            -En kolay çizilen bayrak Libya’nın kidir. Bomboş bir dikdörtgeni dümdüz yeşile boyarsınız olur biter.

           -Bayılırım böyle ince insanlara. Doktor karnıma bir çizgi çekti ve karışladıktan sonra “işte bu kadarcık keseceğiz” dedi. Nitekim bayılmışım.

            -Müzik notaları, birbiri altına çizilmiş beş uzun çizgiye yazılır. Neden beş tane, bilen var mı?

         -Gücenmek yok, dünyanın en zarif çizgileri kadında değil, ceylanın gövdesindedir. O yüzden ceylan kadına değil, kadın ceylana benzetilir. 

            DONMAK, ……..DURMAK ÜZERİNE

            -Gelin tayfası, zifafta genel olarak donuk malzemedir. Önce ılık suda bekletmek lazım.

            -“Soğuktan donuyorum” dedi. Ansiklopediye baktım, sıcaktan donan yokmuş.

            -Evliya Çelebi’ye göre, Erzurum’da kedi bir damdan ötekine atlarken havada donmuş. İnanasım geliyor.

            -Ama buna inanın; Ben İstanbul Boğazı’nı denizden yürüyerek geçtim. 1956’da donmuştu.

            -Görüşmeler dondurulmuş. Benimki çilekli olsun.

            -Donmuş şeyleri seviyor. Tutmayın onu, sayın başkanı yalayacakmış.

            -Şansa bak! Dondurucu soğukta yanarak öldü…

            -“O kendi suyuyla idare eder hanım!..”. (Donmuş lahana almış da)

            -Donmasın diye karla, buzla ovarlar. Yanlış. Gece yarısından sonra filanca TV’de “kırmızı nokta”yı seyrettirin.

            -Bacanağa dondurma makinası kakalamışlar. O da beni gözüne kestirince bedava yemeğe başladık.

            -Balığın önce gözleri donar. Göz kapakları yok ya.

            -“Donmuş suyun adı buzdur”. UGANDA ilkokul kitabından.

            -Benimkisi hınzırlık! Videodaki görüntüyü dondurunca sevişemiyorlar.

            GEÇMEK ÜZERİNE

            -Kırmızı ışıkta O geçer, polistir. Ben geçersem, o yine polistir.

            -“Yaranız geçti mi?” dedi doktor. Açıp baksana be adam!

            -“Alo!”, öbür TV kanallarına geçmeden önce sizin için “ne” yapabilirim?

            -Bulvarda tıkandık. Taksici “senden daha önemli adamlar geçecek beyim” dedi.

            -Muhalif işte, “ekonomik askı”ya geçmiyor.

            -Abicim, aldığın basın ödülü helal olsun da, dünkü haberi bari bugün geçecekmisin?

            -Uzun saçlılarda bir alışkanlık var ki geçmiyor. Sonsuz defa el atıp kafa silkeliyorlar.

            -Yazım güzelleşti. Ömrüm boyunca 640 sınavdan geçmişim.

            -“Onun önünden geçme ısırır, arkasından geçme teper” Ahırda mıyız, büroda mı?

            -Sen olmayınca boğazımdan geçmiyor hanım! Hastanede kimse çorbamı içirmiyor.

            -İlgilenenlere: Törende geçerken arkadaki kısa boylular önünü göremiyor.

            -Bir buçuk ay geçti. Özletiyorsunuz sayın ev sahibim.

            -Bu hangi peşrev deyince topluluktan atıldı. Adam taksim geçiyordu.

            -Adamı kötü yaparlar, İstanbul’da trendeyken sormayacaksın: “Haydarpaşa’yı geçtik mi?”.