EKONOMİK SORUNLARIN POLİS’TEKİ YANSIMASI
Engin KAYA
3.Sınıf Emniyet Müdürü
Hukuk Müşaviri
Teşkilatımızda görev yaptığım yer itibariyle zaman zaman çeşitli taleplerle karşılaşıyor ve bu taleplerin hemen hemen çoğunun ekonomik sorunlardan kaynaklandığına tanık oluyorum.
Her rütbeden emekli olmuş personelimizin emekli olduklarında gezip, tozup, yılların yorgunluğunu çıkarmaları`gerekirken bir kısmı kısa bir süre sonra yeniden göreve dönmek istemektedirler. Göreve yeniden dönüşün emsalinin olmadığını onlarda biliyorlar ama ekonomik sorunlar bu personelimizi bu yola başvurmak zorunda bırakıyor.
Bu duruma hem çok üzülüyor hem de hemen yarınlarım aklıma geliyor acaba bende mi böyle olacağım diye. Hani bazen serzenişte bulunuyoruz ya “Maaşlarımız yetmiyor” diye, işte bu durumda ki meslektaşlarımı görünce hem bugünkü halime şükrediyor hem de yarınlarda bu tabloların yaşanmaması için neler yapılabilir diye çare üretmek zorunda olduğumuz kanaatine varıyorum.
Her aile reisi ailesinin geçimini idame ettirmek, çocuklarının geleceğini hazırlamak ve ailesinin iyi koşullarda yaşamını sürdürmesini sağlamak ister.
Bu konularda bazı düşüncelerimi aktarmak istiyorum ama her zaman olduğu gibi peşin hükümlü bazı düşüncelerin de hemen buna karşı çıkacaklarını biliyorum.
Ama önerilerimin dikkate alınması gereken yönleri vardır diye düşünüyorum.
Şöyle ki;
3201 Sayılı Emniyet Teşkilatı Kanununa göre; Polis Memurları, nüfusu 500.000’i aşmamış ise kendi yörelerinde görev yapamamaktadırlar. Gerekçe olarak eş-dost nedeniyle görevin ifasında hatır-gönül olayının ön plana çıkacağını, adaletli görev yapamayacağı gösterilmektedir.
Halbuki Polis, kendi yöresinde görev yapmış olsa, çok az istisnalar haricinde görevini daha rahat yapacağı gibi hısım-akrabadan ayrı kalma, ekonomik ve sosyal durumlar gibi nedenlerle girmiş olduğu stresli ortamda tamamen ortadan kalkacaktır. Öyle ki polislerimizin çoğu evliliklerini kendi yörelerinden yaptıklarından sıla hasretini kendileriyle birlikte eşleri ve çocukları da çekmektedir. Ve zaman zaman başlarında aile büyüğü olmayışından dolayı aile içi tartışmaların boyutu büyüyerek çok vahim sonuçlar meydana geliyor. Veya “Hısım akrabamın yüzüne nasıl bakarım” diyerek, ya kendisi ya da eşi tek taraflı intihar ediyor.
Çocukları ise diğer akrabalarını doğru dürüst gurbetçilik nedeniyle göremediğinden öyle zaman oluyor ki iki kardeşin çocukları birbirini tanıyamıyorlar ve aile bağı denilen kültürümüze ait kutsal değer de ortadan kalkmış oluyor.
Kendi yöresinde görev yapmak isteyen polislerimize bu imkan tanınırken gönüllü olarak yöresinde çalışmak istemeyenlere de şimdi olduğu gibi görev verilmelidir.
Yöresinde polisimize görev imkanı verirken, bazı müeyyideler konulmalıdır. Örneğin görevini kötüye kullanan veya istismar eden polis derhal yöresinden uzaklaştırılmalı (cezası ile birlikte) bir daha emekli olana kadar bu haktan mahrum edilmelidir.
Yöresinde görev yapmasının imkansız hale geldiğini kendiliğinden beyan eden ve başka bir yerde görev yapmak isteyen polis memuru da başka bir yörede değerlendirilmelidir.
Bazı Dünya ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de polis memuru kendi yöresinde göreve başlayıp, emekli olana kadar aynı yörede görevini sürdürebilir. Önemli olan polislerimize böyle bir hak tanınırken, müeyyidelerini çok iyi belirlemek ve kesinlikle esnek davranmamak gerekmektedir.
Polis yöresinde görev yaparken, eş-dost denilen çevresi, bırakın istismar etmeyi daha duyarlı, ar ve hayayı ön plana almayı, hemşehrisi olan görevliye zarar gelmemesi için daha da yardımcı olmaya çalışacakları kanısındayım. Çünkü herkes birbirini tanıdığından hata yapmamayı ve birbirine karşı mahcup olmamayı ön plana çıkaracaklardır. (bekçilerimiz buna örnektir)
Son söz olarak da bir konu hakkında üzüntülerimi belirteceğim; APK Daire Başkanlığınca yayınlanan Polis Dergisi 34.sayı, sahife 234’te “Polis Okulu Mezunlarının Rütbe Yükselmeleri” bölümünde Saygıdeğer bir büyüğüm Yükseköğrenimli Personel Askeri sistemde olduğu gibi sadece Polis Akademisi mezunlarından oluşturulmalıdır. Kadrodan kadrodan yükseköğrenimli olarak gelip amir olmuş personel ancak sınav kazanmak şartıyla Emniyet Müdür Yardımcısı’na yükselir, 1.Sınıf Emniyet Müdürü olamaz diye tavsiye yazısı yazmışlar.
Bu yazı, çok üzücü ve talihsiz bir yazıdır. Bu ayırımlar yıllardır personel arasında her türlü şevki kırmaktadır. Başta da kalpleri çok kırmaktadır.”VAZGEÇELİM”
Türk Silahlı Kuvvetlerinde son alınan kararla Astsubaylara General olma hakkı sağlandığını hatırlatırım.
Saygılarımla.