Üst Menu
Search
Generic filters

Ana Menu

E-DEVLET

 

A.Tekin AKIN

1.Sınıf Emniyet Müdürü

Samsun İl Emniyet Müdürü

E-devlet kamu kurum ve kuruluşlarının, vatandaşlar ile ticari kurumlar arasındaki  ilişkilerinde, bilgi teknolojilerini kullanarak performans ve verimlilik artışını hedeflediği devlet modelidir.

Bu modeli oluşturan dört ilişki vardır. Bunlar;

Devletin Vatandaşla (Government to Citizen),

Devletin Özel Sektörle (Government to Business),

Devletin Çalışanlarıyla (Government to Employee,

Devletin diğer Devletlerle (Government to Government) olan ilişkileridir.

Bilişim teknolojilerinde, hızlı gelişme sonucunda kamu kurumları da, yeniden yapılanmaya başlamıştır. Kamu kurumlarının yeniden yapılanması demek; kamu hizmetlerinin vatandaşlara bu değişim ekseninde sunulması demektir. İşte burada devreye giren yeniden yapılanma modeli, e-devlet uygulamalarıdır.

E-Devlet uygulamalarının sağladığı yararları şu şekilde sıralayabiliriz;

Kendi işlemini kendi yapma: Vatandaşın devletle olan ilişkilerinde bu işi yapacak görevli personelin olmamasıdır. Bu da fazla istihdamı önlemektedir.

Daha az zamanda hızlı erişim ve iyi sonuç,

 Zaman ve mekan bağımsızlığı, sınırsız hizmet,

365 gün 24 saat hizmet,

Ucuz maliyet,

Vatandaşın yönetime katılması, demokratikleşme,

Devletin şeffaflaşmasıdır.

Mükemmelliğe erişimde e-Devlete giden 8 Basamak Bulunmaktadır. Bunlar ise şu şekilde sıralanmaktadır;

Birinci Basamak: Sonuçlara yönlendirmedir. Mükemmellikle ilgili tüm tarafların ihtiyaçlarının belirlenmesidir.

İkinci Basamak: İşbirliklerinin geliştirilmesidir. Bir kuruluşun vatandaşa sunduğu hizmetlerin geliştirmesi için diğer kuruluşlarla sürekli bilgi ve tecrübelerini paylamasıdır.

Üçüncü Basamak: Çalışanların geliştirilmesi ve katılımıdır. Buradan anlaşılacak ise kuruluşta çalışan personelin performansının yükseltilerek hizmet kalitesinin arttırılmasıdır.

Dördüncü Basamak: Liderlik ve amacın tutarlılığıdır. Kurum liderinin davranışlarıyla çalışanlara örnek olması ve onları tek amaç olan vatandaş memnuniyetini sağlama hedefine yöneltmesidir.

Beşinci Basamak: Müşteri Odaklılığıdır. Bütün bu uygulanan tekniklerin asıl hedefi olan müşteri yani vatandaş memnuniyetinin sağlanması için kurum ve kuruluşlar bütün eforlarını sarf etmesidir.

Altıncı Basamak: Toplumsal Sorumluluk. Kurumun ve çalışanlarının uzun vadeli hedeflerinin korunması, toplumun ahlaki yaklaşımın benimsenmesi çok önemlidir.

Yedinci Basamak: Sürekli Öğrenme. Ulaşılan hedefte yeterlilik göstermeyip, sürekli öğrenme yolunda yeni hizmetler oluşturmak, görülen aksaklıkların sıfıra indirilmesidir.

Sekizinci Basamak: Verilerle Yönetim. Bu son basamakta ise sunulan hizmetlerde vatandaş memnuniyeti ölçülmesinde anketler, çalışanların görüşleri, bire bir ilişki vb. yöntemlerle istatistiki veriler elde edip kalitenin sürekli olmasının sağlanmasıdır.

21.YY BİLGİ ÇAĞINDA;

YÖNETİŞİM,

LİDER

LİDERÖNDER

YÖNETİCİ KAVRAMLARI

Teknolojideki hızlı değişim ile ilgili şu ilginç olay bize değişimin hızını göstermektedir. Aya ilk ayak basan insan olan Armstrong’un hocası bir konferansında;“Benim babam uçağı görmedi, görse de çelik yığınının havada uçabileceğine inanmazdı. Bense, uçağın icadına ve sesten hızlı gidenine şahit oldum. Sonunda benim bir öğrencim , bir uzay aracı vasıtası ile aya inmeyi başardı. Bütün bu gelişmelerin mazisi üç nesil yani yetmiş beş yılı kapsar” demiştir.

Bilgi çağında, küresel sistem tanımı içerisine girmeyen hiçbir ekonomik sistem ve ülke kalmadı. Ütopik komünizmin yerini artık radikalizm (köktencilik) ile Terörizm yerleştirildi. İşte site devletler ile değişen sistemin içersinde yer alan ülkelerin siyasi konjonktürünü – eko politik yapısını – belirleyenDİGİTALLEŞME; bizi, günlük yaşantımızda yönetişime dolayısıyla bilgi çağına götürmektedir. 

YÖNETIM VE İYİ YÖNETIŞIM:

Klasik anlamda yönetim bilgi çağında Toplam Kalite Felsefesiyle yoğrularak yeni bir kavrama “Yönetişime” dönüşmüştür. Yönetişim; toplumun STK’lararacılığıyla yönetime maksimum oranda katılmasıdır.

İYİ YÖNETİŞİM’in Özellikleri Şunlardır:

 Açık (Şeffaf),  Çoğulcu ve Hesap verilebilir olması,

Merkezi otoritelerin yetkilerinin paylaşılabilir olması,

Kamu, Özel Sektör ve STK’ların bir arada rol alabilmesi,

Yönetim ile yönetilenler arasında bir etkileşimin olmasıdır.

Yönetimler geçmişteki anlamıyla yöneticiler tarafından idare edilmekteydi. Günümüzde ise yönetim ve yöneticilik kavramı değişerek yerini yönetişimve katılımcı idareciliği ifade eden lider kavramına bırakmışlardır.

E-DEVLET UYGULAMALARINDA YÖNETICI MI?LIDER MI?

Yönetim bağlamında Yönetici kavramına kısaca baktığımızda;

Kurumunun öncelikle yüksek kademelerinde bulunan,

Gücünü bulunduğu makamın yeterliliğinden alan,

Denetime güvenip ve doğru iş yapan,

Başarı için sisteme dayanan,

Kurum tarafından belirlenmiş olan hedeflere ulaşmak için çalışan,

 Kurumun durumunu muhafaza eden ve sürekliliğini sağlayan,

Dikkatli hareket ederek kesin olmayandan çekinen,

Kısa vadede başarılacak hedef ve amaçlara odaklanan kişiyi görmekteyiz.

E-devlet ve e- yönetişim de ise Lider kavramına baktığımızda;

Gücünü kişilik özellikleri ve kişisel ilişkilerden alan,

Örgütsel yapının her basamağında bulunan,

MBWA Managing by wondering-around: Dalaşarak değil dolaşarak ve danışarak yöneten,

Kendi tasarlamış olduğu hedeflerle örgütünü iyi duruma getiren,

İnsanına güvenen,

 Sonuçlar için çalışan ve süreklilik getiren,

Yönetişimin yapısını değiştirme ve geliştirme için çalışan,

Yükselen değer ve beklentileri vurgulayabilen,

 Değişiklik yapabilen ve risk alın

Uzun vadede kurumunun neyi başarabileceğini hedefleyen kişiyi görmekteyiz.

GEÇMIŞTEN GÜNÜMÜZE FUTUROLOGLARIN DIGITAL DEVLET ÖNSEZISI!….

E-Yönetişim – bilgi çağında – artık merkezdeki gücü taşraya yaymıştır. Kitle ve kütlelerin  yerini “Bilinçli Bireyler” almıştır. 

Aslında Osman Gazi’nin Kayınpederi Edebali’nin “İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN” sözünden de anlaşılacağı üzere geçmişten günümüze Türk Devlet felsefesinin temelinde birey vardır. ÖNCE İNSAN, HER ŞEYE RAĞMEN İNSAN.

Prof. Dr. Hamza EROĞLU’nun “projektör dehalı” ifadesiyle de Türk Devlet Felsefesinde ki lider-önder kavramına Atatürk’ü örnek verebiliriz.

Türkiye, geçmişte yakaladığı bu felsefeyi Lider-Önder Atatürk ile de devam ettirmiş ve gelecekte de devam ettirme azmindedir. Amerika eski Başkanı Clinton’un yardımcısı Al Gore’un Kalite Başdanışmanı Bob Stone, “Hükümetin başı bu işe önderlik etmelidir.” demiştir.  Bu bağlamda Başbakan RecepTayyip Erdoğan’ın hükümet programında okuduğu “Öncelikli olarak idarenin yeniden yapılanmasında Toplam Kalite Yönetimi uygulanacaktır.” ifadesi memnuniyet vericidir.

İletişim cihazlarında ki ileri düzey teknolojik gelişmeler, karar verme sürecinde bilginin görüntülü ve katılımının hızlı olmasına olanak sağlamıştır. Bill Gates ve Bilgisayar Firmalarının “İnternet ve İletişim Projeleri” ile globalleşen dünyamız bilgi erişimi ve transferinde her geçen gün yeni hız rekorlarına imza atmaktadırlar. Artık uluslararası kavramı, “uluslarüstü bir anlam kazanmıştır.

1900 de dünyada 23 ülke vardı.

2000 de 200 civarında oldu.

2050 de 500 olması bekleniyor.

Dünyada 960 milyon web sitesi var, yani 960 milyon site devleti var demektir. 15 inçlik bir arazide bir devlet kuruluyor. İşte bilgi çağında; siber yönetim çerçevesinde “YÖNETİŞİM”in kuralları çalışıyor artık. 

Alvin Toffler’in ([1]) 3. Dalga Teorisi ile Bob Stone’un yönetiminde ki lider-önder kavramlarına getirdiği açık ifadeler,  artık dünya devlet yönetimine getirilenPARADİGMA’nın  boyutlarını göz önüne sermiştir. Jules Verne’nin kehaneti nasıl gerçekleşti ise ünlü Futurolog (gelecek bilimci) Toffler’da 21. yy bilgi çağına damgasını vurdu.

1981’lerde ki Big Brother (Büyük Ağabey) kavramını dile getiren George Orwell bilgiye erişim sonucu DİGİTAL YÖNETİM’in ilk habercisi idi aslında. Sadece gelişmiş ülkeler değil, uluslararası kurumlarda BİLGİ’yi elde ettiği ölçüde güçlenmektedirler. Klasik yönetimler ise, globalleşen dünyamızın hızlı gelişimi ve değişimi karşısında giderek gerilemektedir.

Otoriter, cezaya dayalı babacan, tatlı sert yönetim artık geride kalmıştır. Hala bu yöntemlerle yöneticilik yapıyorsanız 30 yıl geriden geliyorsunuz demektir. Çünkü 21.yy da yöneticilik ile katılımcı yönetim özdeşleşmiştir. Emrindeki ve yönetimindeki ara amirlerine danışmayan fikrini sormayan üzerinde oturduğu altın madeninin farkında olmayandır. ([2]) Her bir bireyin, ayrı ayrı yürek ve beyinlerinin bir araya gelerek çalışması ile bilginin gücü ortaya çıkmaktadır.

Yalnız bilginin elde edilmesi ve kullanımı yanında, 21. yüzyıl modern yönetiminde, gerek kamuda gerekse özel sektörde (personel rejimi açısından) sınıflandırma tamamen ortadan kalkmaktadır. Kariyer ve liyakat ilkesi mutlaka uygulanmalıdır. Başarıyı değerlendirme ve hesap verilebilirlik ilkeleri ile merkezi otoriterin ortadan kalkarak, yerel inisiyatif ve organlarının ön plana çıkması kaçınılmaz olacaktır. STK’lar  (Sivil Toplum Örgütleri – Non-Government Organization) 21. yy yönetimin içerisinde öncelikli yükselen değerdir.

E-devlete giden yolda, yönetimlerin izlemesi gereken yöntemler, öncelikle kurumsal olarak bilişim alanında yapılan çalışmaların vatandaşlara yansıtılması olmalıdır. Güvenlik ve bilişim eksenindeki sorunlarımızın ve bu sorunların çözümlerine yönelik amaçların ulusal boyutlarda değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu değerlendirme, dünya e-yönetim çerçevesinde makro ölçüde yapılmalıdır.

Türk Polisi olarak Avrupa Birliğine girme süreci içersinde ki Ülkemizin sorunlarını bilmekte ve çözümünün bir parçası olmak için üstümüze düşen görevi en iyi şekilde yapma azmi ve kararlılığı içersindeyiz.

Bu bağlamda ülkemizin e-devletleşme ve e-yönetişim sürecine sanal alemde  yaptığımız çalışmalar ile destek vermekteyiz.

 Emniyet Genel Müdürlüğü olarak POLNET ve TRANSPOL projeleriyle Türk Polisi sanal alemde yerini almıştır.

Samsun İl Emniyet Müdürlüğü olarak ise yapılan çalışmalarımız kısaca şöyledir:

Bafra İlçe Emniyet Müdürlüğümüzde POLNET ve Toplam Kalite Felsefesi uyarınca  kamu hizmetlerimiz aynı il merkezinde olduğu gibi tek bir merkezde ve aynı günde sunulmaktadır.

İlimizde 10.10.2003 tarihi itibariyle yerelleşmenin en güzel örneği olarak, delegasyon uygulayarak Hizmet Pasaportu verilmeye başlamıştır.

Toplum Destekli Polis projesi kapsamında Mobil Polis Merkezleri oluşturulmuş, böylece devletin sıcak yüzü vatandaşımıza sunulmuştur. Laptop bilgisayarlarla donatılan Mobil Merkezlerimiz, Aranan Şahıslar, Çalıntı Otolar, İnternet üzerinden Ceza Puanları hizmetlerini sunmaktadırlar.

www.samsunpolis.gov.tr web adresiyle internet üzerinden hizmet veren Samsun Polisi;

online ihbar,

pasaport müracaat,

ceza puanı sorgulaması,

kayıp ilanları,

vatandaşlarımızın bilgilendirilmesi gibi daha bir çok hizmeti vermektedir.

mobil1@samsunpolis.gov.tr

mobil2@samsunpolis.gov.tr 

mobil3@samsunpolis.gov.tr

Mail adresleriyle ihbar alan Mobil Merkezlerimiz olay yerine süratli bir şekilde intikal edip, eski klasik yöntemler dışında bütün işlemleri olay yerinde bitirmektedirler.


[1] Alvin TOFFLER, Third Wave

[2] Prof. Dr. Ömer PEKER