Okul ve Meslek Anıları
Halit KARABULUT
1.Sınıf Emniyet Müdürü(APK)
ANI 1-
Yıl, 1959, Dersimiz Edebiyat. Hocamız ise; Nur içinde yatsın Arif Nihat ASYA. Süleyman Çelebi’nin “Mevlit” kasidesini işliyoruz. Her kıtasını bir arkadaşımız okuyor ve arkasından mecazi anlamının açıklamasını yapmaya çalışıyoruz. Sıra aşağıdaki kıtaya geldi.
“Salınır Tuba dalları.
Kur’an okur hem dilleri,
Cennet bağının gülleri,
Kokar Allah deyu-deyu”
Hoca, okuyan arkadaşımıza mecazi anlamını sordu. Bilemeyince, “Var mı?, Bilen” diye hepimize soruyu yöneltti. Kimseden ses yok. Az sonra arkalardan bir parmak kalktı. Dönüp, baktığımızda, kalkan bu parmak 475 numaralı Ünal ERKAN’ a ait idi. “Söyle, bakalım. Ünal” dedi. Hoca.
Ünal arkadaşımız “Hocam” diye söze başladı.
“Nasıl ki Kur’an okuyan kişi sallanıyorsa, Tuba dallarının da sallanışını, Kur’an okuyan kişiye benzetmek istemiştir. Şair”. Dedi.
Hoca. “Aferin” deyip, 10 numarayı verdi.
Böylece; isabetli yorumu ve parlak zekası ile Emniyet Eski Genel Müdürümüz ve Olağanüstü Hal Bölgesi Eski Valimiz Sayın Ünal Erkan arkadaşımız bizleri kıskandıracak, hocamızın taktirini kazanacak ve kendisini de gururlandıracak bu doğru cevabı ile 10 numarayı kapıp, bir kez daha zekasını yerinde kullanmış oldu.
Biz sınıf arkadaşları olarak kendisine siyasi hayatında da böyle başarılı notlar almasını canı gönülden temenni ederiz.
ANI-2
Yıl, 1991, Erzurum Emniyet Müdürü olarak görev yapmatayım. Mevsim ise; kış. Aynı dönemde, halen APK uzmanı olan Emniyet Şube Müdürü İsmet Uzunoğlu, kendi yönetimindeki aracı ile karlı, buzlu ve kaygan zeminli olan Ali Ravi Caddesi’ni takiben eski Vilayet Binası istikametine doğru seyir etmektedir. Böyle havalarda yayaların da yürümesi zor, araçların da sürülmesi zor. Tam Vilayet binası yakınına geldiği sırada, sol taraftan orta yaşlı bir yayanın, gelmekte olan araca aldırış etmeden ve dikkatini vermeden, yola ani ve kararlı bir şekilde çıkışla karşı tarafa gecmek istediğini görür. Ancak; tehlikeyi fark eden İsmet Uzunoğlu, ister istemez çareyi fren yapmada bulur. Fakat; aracı durdurmak imkansızdır. 360 kderece yayanın etrafında dönüş yapar. Çok şükür ki bir kaza meydana gelmez. Ama; her ikisinde de bet beniz atar ve sinirler gerilir. Az sonra araçtan inen öfke dolu İsmet Uzunoğluna sert bir dille yayayı azarlar. Şaşkın ve titrek bir eda ile sarf edilen sözleri dinledikten sonra yay, İsmet Uzunoğlu’na hitaben;
“Hele, ağabeyime bak! Bene ne gızarsen, Senin ayağının altında fren var. Benim neyim var” diye cevap verdi.
Not: Olay, İsmet Uzunoğlu’nun anlatımından alınmıştır.