Üst Menu
Search
Generic filters

Ana Menu

MADDE BAĞIMLILIĞI


Ünal UYSAL

3. Sınıf Emniyet Müdürü

Narkotik Şube Müdürü

Küresel bakış açısıyla bugün, madde kullanımı bireyin kendini köleleştirdiği bir durumdur. Bağımlılık; bireyle madde arasında kurulan ve bir süre sonra bireyin özerkliğini ve özgürlüğünü ortadan kaldıran bir sürece ulaşmaktadır. İnsan tutum, davranış ve duyumsaması üzerindeki yıkıcı etkileri nedeniyle birey seçtiği nesne karşısında çaresiz bir köle haline gelmektedir. Toplum bu hale gelmiş bireyin katkılarından, gücünden, emeğinden ve daha önemlisi bireyin kendinden yoksun kalmaktadır. Yeryüzünde pek çok ulusun ve geniş bir nüfus grubunun bu etki ile sarsıldığını var sayarsak, tüm toplumların hangi boyutta kayıplara uğrayacağını kolayca çıkarabiliriz. Çağımızın en önemli sorunu olarak tanımlanan madde kullanım ve bağımlılığı, uluslar arası düzeyde tüm toplumları da, etkisi altında bulundurmaktadır. Bu durum, devletlerin önlem ve politikalarında öncelikli ve ortak ele alınması gerektiren bir konu haline gelmektedir. Dolayısıyla yalnızca bu konuya bağlı ortak ülkeler arasında ciddi bir işbirliğinin önemi kendiliğinden ortaya çıkmaktadır.

Uyuşturucu kullanımı global bir olgudur. Boyutları ve karakteristik özellikleri ülkeden ülkeye değişmekle birlikte, dünya üzerinde hemen hemen bütün ülkeler uyuşturucudan etkilenmektedir. Geçtiğimiz yıllarda gençler arasında uyuşturucu kullanımı çok ciddi bir artış göstermiştir. Yüksek boyutlardaki uyuşturucu kullanımı büyük oranda şiddet ve suç, ile AIDS vb. hastalıklara yakalanma oranını yükselterek, sosyal yapıda çökme gibi problemleri de beraberinde getirmektedir.

İstatistikler toplumun bazı kesimlerinin daha fazla uyuşturucu kullandığını ortaya koysa da uyuşturucu madde bağımlılığı artık toplumun her kesiminde görülmektedir. UNDCP’nin yayınladığı “Dünya Uyuşturucu Raporuna” göre; dünya çapında toplam 180 milyon insan uyuşturucu kullanmaktadır. Esrar 141 milyon kişi ile en çok kullanılan uyuşturucudur. Bu rakam toplam nüfusun % 2.25’ine denk düşmektedir. UNDCP raporlarına göre sentetik uyuşturucuların ve özellikle ATS (Amphetamine Type Stimulants) kullanımı çok hızlı bir artış göstermektedir. Dünya çapında 30 milyon insan sentetik uyuşturucu kullanmaktadır. 1980’li yıllara oranla 1990’lı yıllarda ATS kullanımı özellikle Avrupa, Kuzey Amerika, Güneydoğu Asya’da hızlı bir artış göstermiştir. Sentetik uyuşturuculardan Extacy ise sanayileşmiş dünyanın en yoğun olarak kullanılan sentetik uyuşturucusu haline gelmiştir. Genel olarak koka bitkisinden elde edilen uyuşturucular Amerika Kıtası Ülkelerinde esrardan sonra en çok kullanılan uyuşturucudur.

En çok tedavi talebi kokain bağımlılarından gelmektedir. Dünya genelinde kokain kullanımında büyük bir düşüş yaşanmasına rağmen Amerika kıtası ülkelerinde kokain en çok kullanılan uyuşturucudur. UNDCP tahminlerine göre dünya çapında 13 milyon insan kokain kullanmaktadır. Eroin kullanımı daha az yaygındır. Yine UNDCP’nin tahminlerine göre Avrupa, Güney ve Batı Asya olmak üzere dünya çapında 8 milyon insan afyon kökenli uyuşturucular kullanmaktadır.

Ülkemizdeki uyuşturucu madde kullanıcılarının sayısının tespitine yönelik olarak bilimsel bir çalışma gerçekleştirilmemiştir. Kullanıcıların durumunun tespiti için polis kayıtlarına bakıldığında, önü alınamaz bir boyutta olmadığı görülmektedir. Ülkemizde uyuşturucu kullanımı suçundan yakalanan şahısların sayısı gün geçtikçe artmakta ise de, bölge ülkelerine göre bir karşılaştırma yapıldığından ülkemizde uyuşturucu madde bağımlı sayısının oldukça düşük olduğu görülmektedir. Balkan Rotası üzerinde bulunan ülkelerden Bulgaristan’da 40 ile 50 bin civarında, doğumuzda bulunan ülkelerden İran’da 1 milyon 200 bin, Pakistan’da 4.5 milyon uyuşturucu madde bağımlısı bulunması problemin büyüklüğü ve ülkemizin bulunduğu hassas konumu gözler önüne sermektedir.

Anayasanın 58. Maddesinde devletin, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddeden, suçluluk, kumar, ve benzeri kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alacağı ifade edilmektedir. Bu görevin yerine getirilmesi amacıyla, ilgili kurumlarla yürütülen ortak çalışmalar sonucunda, uyuşturucu kullanımı ile mücadele için ilgili birimler arasında eşgüdüm sağlamak, mücadelede ulusal strateji politikaları tespit etmek amacıyla bir yapı oluşturulması öngörülmüştür. Bu amaçla, Milli Güvenlik Kurulu’nun 26.04.1996 tarihle ve 393 sayılı kararı ile “Uyuşturucu Madde Kullanımı ile Mücadele Takip ve Yönlendirme Üst Kurulu” ile “Uyuşturucu Madde Kullanımı ile Mücadele Takip ve Yönlendirme Alt Kurulu” oluşturulmuş ve Bakanlar Kurulu’nun 25.07.1997 tarih ve 97/9700 sayılı kararı ile; Adalet Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, YÖK Başkanlığı, MGK Genel Sekreterliği, Emniyet Genel Müdürlüğü (Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı), Diyanet işleri Başkanlığı, TRT Genel Müdürlüğü, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, SHÇEK Genel Müdürlüğü, DPT Müsteşarlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, RTÜK Başkanlığı, Aile Araştırma Kurumu Başkanlığı, görevlendirilmiştir.

Bu kurulların amacı, uyuşturucu ve uyarıcı maddelerin kullanımı ve bağımlılığı ile mücadele faaliyetlerini yürütmek, madde kötüye kullanımını önlemek, alınacak tedbirleri tespit ederek, kurumlar arasında çalışmaları koordine etmektir.

Ülkemizde mevcut uyuşturucu durumunun genel bir profilini çizmek için Başkanlığımız tarafından 1996 yılından buyana uyuşturucu suçlarından yakalanan şahıslara uygulanan “Bağımlılık Anketi” sonuçları uyuşturucu kullanımı ile ilgili çok değerli bilgiler vermiştir. Anket sonuçlarına göre;

*Uyuşturucu madde kullanımına başlama ve kullanma yaşının 16-30 yaş grubu olduğu,

*Erkeklerin kadınlara oranla daha çok uyuşturucu madde kullandığı,

*Kullanıcıların medeni durumuna bakıldığında genellikle evli olduğu,

*Kullanıcıların yarısından çoğunun ortaöğretim mezunu olduğu,

*Kullanıcılar tarafından en çok esrarı tercih edildiği,

*Maddeye başlama nedeni olarak arkadaş grubunun ilk sırada yer aldığı,

*Kullanıcıların kullandıkları maddeyi temin için suç işlemediği,

*Kullanıcıların düzenli bir işinin olmadığı,

*Kullanıcıların yarısından çoğunun ailesinin olduğu ve beraber yaşadığı,

*Kullanıcıların gelir durumlarının düşük olduğu,

*Kullanıcıların yarısından çoğunun tedavi istemediği tespit edilmiştir.

Uyuşturucu madde kullanımında hedef kitle olarak belirtilen 15-21 yaş grubu gençlerin eğitimine yönelik çalışmalar bulunmaktadır. Narkotik polisi, İl Milli Eğitim Müdürlüğü görevlileri ve bağımlılık konusunda uzman doktorların katılımı ile bağlı bulundukları illerde yer alan lise ve dengi okullara, öğrenci velilerine, talep olması durumunda gönüllü kültür teşekkülleriyle, dernekler ve vakıflarla koordineli olarak madde bağımlılığı konusunda konferans, panel ve açık oturum düzenlenmektedir. Narkotik polisi önleyici görevleri çerçevesinde, risk grubuna dahil şahısların yoğun bulundukları yerlerde, uyuşturucu madde kullanımını engellemek ve sokak satıcıları ile mücadele etmek amacıyla özellikle büyük şehirlerde sokak timleri oluşturulmuştur.

Bugüne kadar esas görevimiz olan uyuşturucu arzının önlenmesi alanında yürüttüğümüz faaliyetlerin yanısıra uyuşturucu talebinin azaltılmasına yönelik olarak da çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz.