Aşk Dengesizdir….

Nurdan ŞAHİN

Komiser Yardımcısı

Ank.Em.Md.Çocuk Şube Müdürlüğü

          Aşk, bütün duyguların en uç noktalarda sallandığı yer…yüreğin durmak bilmez tahtaravallisi…

          Ve bütün dengelerimizi sarsan bir hayat durağı.

        Çünkü Aşk, insanı mutluluktan gökyüzüne çıkarabilir ama kopmuş bir salıncaktan düşmüş kadar da ölümcül yaralayabilir. Mutluluk havadayken içinizde binlerce kuş havalanır, sözleleriniz çiçeklenir, sesiniz şarkılanır, bedeniniz ışıklanır, çevreye bakışınız canlanır, geleceğe dair umutlarınız şahlanır, hayata karşı iştahınız açılır. Mutsuzluk tarafı yukarı çıktığında ise en yakınınızı toprağa vermiş kadar kederlenirsiniz Ruhunuz sakatlanır, inançlarınız parçalanır, ölümle yüzyüze gelir ve kendinizden uzaklaşırsınız.

        Aşk, insanı bir depremzede gibi çaresiz, iflas etmiş bir işadamı kadar umutsuz, kanserli bir hasta misali korkulu acılar içinde bırakabilir. Ama yine Aşk, kişiyi Bill Gates kadar “mucit” Churchill kadar “kıvrak düşünceli” Atatürk kadar “devrimci” yapabilir. Öyle ki; sorunlarda ürettiğin çözümlere, kavgalarda yarattığın strateji ve taktiklere ve geleceğe dair yazdığın programlara kendiniz bile şaşarsınız.

        Aşık olan insanlar içlerindeki gizli bir “sadistin” ortaya çıktığını görüp hayrete düşerler. Karşısındakini üzmekten, ezmekten, ağlatmaktan ve yalvartmaktan keyif aldığını dehşetle farkederler. Kimseye yapmadığı işkenceleri yapmaya başlar, meraklandırmak, kırmak, kuşku yaratmak ve kaygılandırmak gibi başkalarından kaçırdığı nice olumsuz fiili sevdiğine sonsuz yaşatırlar ve yine aşık olanlar aynı zamanda kendilerinin acı çektikçe seven ve bağlanan “mazoşist” yanıyla da karşılaşıp irkilirler. Aşk da can yakan ve canının yanmasından haz alan kırıcı ve kırılgan olan üzen ve üzülen aynı kişidir. Acı çektikçe Aşk daha çok beslenir, beslendikçe yaralar daha çok kinlenir ve kinlendikçe daha çok aşık olunur. Bu sarsıcı duygusal çatlama ve yarılmadan “başka biri” çıkar ve kendisinin hiç tanımadığı tarafları insana tokat gibi çarpar. Aşık biri evliyken bekar, bekarken evli olabilir; çalışkan iken tembel, tembel iken iş manyağı kesilebilir; Serseriyken mazbut, mazbut iken uçarı yaşayabilir. Evet aşk dengesizdir ve hep bir tarafı aşağıda, bir tarafı yukarıda durur ve insan “dengeye” dolayısıyla “huzura”ulaştığı zaman da Aşk yok olur.

       Birine aşık olduğunuz zaman, ona duyduğunuz Aşk, her dakika aynı ölçüde kalmaz. her zaman aynı şekilde aşık olmak mümkün değildir. Böyle aşıkmış gibi görünmekte yalan olur. Oysa çoğumuzun istediği budur. Yaşamın, Aşkın ve insan ilişkilerinin birer gel-gitin tırmanışına sıçramaktan ve çekilişine direnmeye çalışmaktan hoşlanırız. Gel-gitin geri dönmeyeceğinden korkarız. Yaşamda olduğu gibi aşkın da özgür biçimde yayılması ve gelişmesini sürekli olmasını ve bitmemesini ister, bunda ısrarlı oluruz.

       Aşkın var olduğu ve her zamanda var olacağı bu dünyada insan ilişkilerinde ve bu bağlamda Aşk dolu ilişkilerde yaşananlar ve yaşanması beklenenleri şu şekilde tanımlayabiliriz.

• Aşk dolu ilişki bir seçenek ortaklığıdır. Kusurların bile bir olasılık olarak görüldüğü, birbirine aşık olma bu yüzden buluşların, savaşımların ve benimsemelerin sürekli gelişme ve şaşırtıcılık gösterdiği güzel bir olaydır.
• Aşk dolu bir ilişkide bireyler birbirlerine pek çabuk gücenebilecek kadar güvenebilirler. Ancak durum, başkalarının bundan yararlanmasına olanak tanımayacak denli güvencelidir. Aşk dolu bir ilişki çok fazla iletişim, çok fazla paylaşma ve çok fazla sevecenliği içerir.
• Aşk dolu ilişkide kişi karşısındaki tarafından yargılanma korkusu olmaksızın ona karşı açık ve dürüsttür. Bu, birbirinizin en yakın arkadaşı olduğunuz ve ne olursa olsun yan yana kalacağınız bilincini sağlar.
• Aşk dolu ilişki içindeki kişiler birbirlerinin farklılıklarını anlayış ve sevecenlikle benimser; karşılıklı olarak bu aşkdan olabildiğince çok güzelliğin alınmasını yüreklendirirler.
• Aşk dolu ilişkide diğer kişiyi anında bir bütün olarak benimser ondan da aynı benimsemeyi görürler.
• Aşk dolu ilişkide kişisel hakların, iyiliklerin, düşüncelerin, duyguların ve hatta hareketlerin ayırt edilmesi öylesine belirginsizleşip zorlaştığı halde bu ortaya sorun çıkarmaz; çünkü aşık olanlar bunları aynı ortak hedefte birleştirerek olabildiğince paylaşırlar.
• Aşk dolu ilişki esrarlı ama somut akışkan ve dinamik bir deneyim, başka beklentisi olmayan bir sona varmak için bir araç değil, bu sonun kendisi, bununla birlikte yaratılıştan değeri, olasılıkları, şaşırtıcılıkları ve başkalarıyla yaşanan gerçeği ile derin bir takdir duyumsamasıdır.
• Aşk dolu bir ilişkinin ilerlemesi ve gelişmesi için karşılıklı özen gösterilir, bu ilişkide sahip olma duyumsaması, yerini aşık olduğuna verme, bencillik yerini özgecilik, paylaşma ve dikkate bırakır. Gene bu ilişkide iletişim açıktır, iyi sözler en fazlaya çıkar, kötü sözler en aza iner.
• Aşk dolu ilişkiyle birbirine bağlanan iki insan birbirinden korkusuzca haberlidir, hiç kimsenin mükemmel olmayacağı oysa aşkın mükemmel olduğu anlayışıyla aralarında bir duygusallık gelişir. Bu nedenle de aşk dolu bir ilişki tüm sorunları çözen bir temel araç olur.
• Aşk dolu bir ilişki kişinin bir diğer insanı koşulsuz benimsemesidir. Bu ilişki, kişisel amaçların gelişip ilerleyerek elde edilişinde karşısındakine yardımcı olmayı sağlar. Tarafların herbiri diğerine güvenilecek, bağımlı olunacak ve birlikte yaşamdan zevk alınabilecek bir arkadaş olarak görür.
• Aşk dolu ilişki sözcüklerle ya da beden diliyle tanıdığınız biri olan karşınızdakinin varlığındın size rahatlık sağlar. Onunla karşılıklı güveni dürüstllüğü, çok beğenmeyi, bağlılığı ve yalın biçimde birlikte olma mutluluğunun getirdiği heyecanı paylaşmanıza olanak tanır.
• Aşk dolu ilişki taraflara sevecen, sıcak bir güvence ile gönül rahtlığı getiren bir güveniş ve benimseyiştir. Kişiye her zaman kullanabileceği sonsuz bir destek ve güçlülük sağlar.
• Aşk dolu ilişki duyguların dürüstlülükle, bir çocuk gibi anında ve açıklakla ifade edilmesini içerir.
• Aşk dolu bir ilişkide taflardan herbiri karşısındakini kendisinin uzantısı olarak değil, eşsiz, her zaman çekici ve güzel bir birey olarak görür. Bu dumda kişiler kendi benliklerini yitirmek korkusu olmaksızın, kişiliklerini karşı tarafınkiyle birleştirirler.
• Aşk dolu ilişki, kökünde dürüstlük ve sürekli iletişim bulunan ve herhangi bir istemi olmayan bir sevgi ve ilgi alışverişidir.
• Aşk dolu ilişki, zamanın uzunluğuyla değil, gösterilen özenin niteliğiyle tanımlanır. En iyi yanı da, karşılıklı olarak sağlıklı biçimde fikir, duygu ve deneyim  alış verişi sağlamasıdır. Bu ilişkide suçlanma yargılanma ve reddedilme korkusu olmaksızın kendiniz ve karışmızdaki için  özlem, umut, neşe ve hüzünlerle dolu ruha hitap eden bir yuva bulabilir. Bu yuvada gevşeyebilir rahatlık duyar ve günlük yaşam savaşımız için güç kazanabiliriz.

Aşk dolu ilişkilerinizin, sevgiyle gelişip sürmesi dileğiyle… Sevgiyle kalın.