Üst Menu
Search
Generic filters

Ana Menu

POLİSİN ÜRETTİĞİ HİZMETLERİN KALİTESİ TARTIŞILIRKEN;

 

HİZMET ÜRETİLEN MEKANLARIN YETERLİLİĞİ UNUTULMAMALIDIR !

 

 

Ahmet GÜZEL

Emlak Şube Müdürü

 

           

            Ülkemizde; kent merkezlerinde, emniyet, asayiş ve trafik hizmetlerini yürütmekle görevli Emniyet Teşkilatımızın ürettiği hizmetler, her gün sözlü, yazılı ve görsel basında ve yayın organlarında, çeşitli platformlarda gündeme getirilmekte, hizmetin yeterliliği, kalitesi, üretilen hizmetin Avrupa Birliği standartlarına uygunluğu tartışılmakta, bu yönde yapılan ve yapılabilecek iş ve işlemler değerlendirilmektedir.

            Polis Teşkilatımızın her personeli, Türk toplumunun gözünde ve hatta dünyada Emniyet Genel Müdürlüğümüzün aynası konumundadır. Bir polis memurunun başarısı, Teşkilatın başarısı olarak aynaya yansımakta; bir polis memurunun hatası, Teşkilata olumsuz olarak geri dönmekte, parlak, berrak ve açık aynada bir leke olarak iz bırakmaktadır.

            Herkes ve herkesim tarafından; polisin ürettiği hizmetin kalitesi ve yeterliliği konuşulmakta, tartışılmaktadır. Bu hizmetin, daha iyiye götürülmesi için; polise eğitim, araç-gereç, bilgi, beceri ve teknolojik yönden iyileştirmeler sağlanması, ücret durumunun iyileştirilmesi gündeme getirilmekte; ancak; bu değerlendirmede, polisin hizmet yürüttüğü mekanların yeterliliği gözardı edildiği görülmektedir.

            Polisin takip ettiği, gözaltına aldığı, “sanık” olarak misafir ettiği, değişik suçlardan aranan, (mahkemece karar verilinceye kadar sanık olarak adlandırılan) kişiler; Polis Karakollarımızda ve Polis Merkezlerimizde mevcut ve yeni yapılan nezarethanelerimizde, en iyi şartlarda konuk edinilmesi için nezarethanelerin ıslahı sağlanmaktadır.

AB süreci çerçevesinde; Nezarethanelerimizin AB standardına uygunluğunu sağlamak için; Bütçeden ödenek ayrılmakta, son yıllarda bu konuda örnek proje geliştirilerek mevcut nezarethanelerin ıslahı için ödenek gönderilen tüm illerde yeniden düzenleme yapılarak nezarethaneler  (WC, duş, havalandırma, aydınlatma, döşeme, duvar, tavan, kaplamaları ile kapı, pencere, lavabo, ayna, TV ve radyo imkanlarına kadar) AB standartlarına uygun hale getirilmeye çalışılmaktadır.

            Tabii ki; suçu mahkemece sabit olduğu kararlaştırılıncaya kadar, gözaltındaki herkes “sanık” olarak nezarethanelerde konuktur. Ancak; sanık olarak konuk ettiğimiz insanlarımızın kaldığı nezarethanelerin konforu dikkate alındığı kadar, Polisin görev yaptığı mekanlarda da en azından aynı konforu sağlamak gerekir.

            Polisin görev yaptığı mekanlar; nöbet tuttuğu polis kulübesi ve polis noktasından; büro olarak kullandığı polis merkezi, polis karakolu binasına kadar, hatta sınır kapıları, deniz limanları, hava alanları, hastaneler ve stadyumdaki Emniyete ayrılan polis bürolarına kadar görev yapılan yerler, polisin hizmet ürettiği mekanlardır.

Bunun dışında, Merkez  konumundaki Emniyet Müdürlükleri Çevik Kuvvet ve Özel Harekat ile Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlükleri, İstasyon Amirlikleri, Polis Meslek Yüksek Okulları ile salt dinlenme amaçlı olarak kullanılmayıp  aynı zamanda eğitim, toplantı, seminer  ve moral hizmetlerinde kullanılan Polisevleri de polisin hizmet kalitesinin yükseltilmesinde çok önemli fonksiyonları bulunan mekanlardır.

            Bu mekanlarda hizmet yürüten Polisimiz;” kişisel sorunları, ailevi problemleri, eğitim, ulaşım ve geçim şartları ne olursa olsun, görevini bu mekanlarda en iyi şekilde yapmak ve toplumun can ve mal emniyetinin en  iyi biçimde sağlamak zorunda olduğu “ bilincinde yetiştirilmektedir. Bu konuda eğitim eksikliğinin giderilmesi içinhizmetiçi eğitimler yanında tüm polisimizin 2 yıllık meslek yüksek okulu mezunu olmaları için de yasal değişiklik yapılarak yeni imkanlar tanınmıştır.

            Polisimizin eğitilmesi, bilgi, görgü, tecrübe ve deneylerinin arttırılması; hem polisimizin hem de toplumunuz açısından olumlu sonuçlar sağlamaktadır.

 

 

            Polisin ürettiği hizmetin kalitesini arttırmaya, yükseltmeye yönelik bu çabalar ve düzenlemelerin; daha iyi sonuçlara götürmesi, Polisin hizmet ürettiği mekanların da yeterli hale getirilmesi ile mümkündür. Projesiyle ve inşaat kalitesiyle yeterli olan bir binada daha iyi ve güzel hizmetlerin sunulabileceği, metruk, eski, depreme dayanıksız bakım ve onarım gerektiren; ancak; yeterli ödenek olmadığı için onarılamayan bir Polis Merkezi, Polis Karakolu veya Trafik Denetleme İstasyonunda görev yapan polisimizin, bu olumsuz şartların etkisinde kalmaması mümkün mü?

            Nezarethanedeki konforu sağladığımız gibi; nezarethane ile birlikte bütün olarak binanın, yeterli, kaliteli, düzenli, sağlıklı, insanımıza ve polisimize layık hale getirilmesi gerekmektedir.

“Aklın yolu birdir”. Gerçeğinden yola çıkarak herkesin sessiz düşündüğü bu konuda sesli olarak söylemek gerekirse; ” Herkes, nezarethaneler ıslah edilirken, neden binalarımız da aynı konumda değerlendirilmiyor? Bakım ve onarımları neden yapılmıyor? Gerekirse yeniden projelendirilerek yenilenmiyor? “Soruları sorulmaktadır.

Ancak; son yıllarda yaşanan olumsuz ekonomik koşullar, Bütçemizin lgili harcama kalemindeki ödenek yetersizliği, tüm kamunun binalarının onarım ihtiyacı dikkate alındığında; öncelikle nezarethanelerin ıslahının ele alınmasının nedeni anlaşılabilmektedir.

Emniyet Genel Müdürlüğümüzüm mevcut binalarının bakım ve onarımı, iyileştirilmesi, metruk olanların yıkılarak yeniden projelendirilerek yapılması, yarım kalan inşaatlarımızın bitirilmesi ve ihtiyaç duyulan yeni bina yapımının sağlanması için asgari 500 trilyon lira civarında ödenek ihtiyacının olduğu düşünüldüğü, bu ihtiyacın mevcut bütçe imkanlarıyla karşılanmasının mümkün olmadığı anlaşılmaktadır.

AB sürecinde; gerek Avrupada, gerekse Dünyada Ülkemizin dışa açılan görünümü ve yansıyan ışığı olmasını özlediğimiz Polis Teşkilatımızın; daha iyi ve kaliteli hizmet üretmesini sağlamanın, hizmet üretilen mekanların, asgari ihtiyaçlar ve ekonomik koşullar çerçevesinde yeterli, kaliteli ve sağlam binaların yapımı suretiyle mümkün olabileceği unutulmamaktadır.

Elbette diğer kamu kuruluşlarının da bina onarımları ve yeni bina yapımı ile ilgili sorunları ve ödenek sıkıntısı bulunmaktadır. Ancak; “sağlık” gibi “güvenlik” konusunun da toplum ve ülkemiz için “olmazsa olmaz” konumunda değerlendirilmesi, bu çerçevede gerekli düzenlemelerin yapılması ve önlemlerin alınması gerekmektedir.

            Bu yazıda; özellikle Polisin ürettiği hizmetin kalitesi tartışılırken, mevcut hizmet kalitesinin arttırılması, AB standardına ulaşması, hatta AB standardının aşılması hedeflenirken; hizmet üretilen Emniyet Hizmet Binaları, eğitim ve öğretim kurumları ve ek tesislerin de yeterli bakım-onarımlarının yapılması, gerekirse yeni bina yapımı, bu hizmet mekanlarının en iyi şekilde hizmete uygun hale getirilmesi, temiz, düzenli, sağlıklı ve yeterli konfora sahip olmasının sağlanmasının gözardıedilmemesi, bu konuda herkesin ve her kesimin konuya destek ve  olumlu katkılarda bulunması gerektiği hususu vurgulanmaya çalışılmıştır.

            Avrupa Birliği üyeliğimizin gündeme geldiği günümüzde, Ülkemizin içinde bulunduğu sosyal, ekonomik ve yapısal  düzenlemeler çerçevesinde, gerek kamu gerekse sivil otoriteler tarafından yeniden yapılanmaların önem kazandığı bir sürece girmiş bulunmaktayız.

Bu süreç paralelinde günümüzde, her kurumun özellikleri, öncelikleri, zorunluluktan kaynaklanan ve hizmet gereği acilen karşılanması gereken ihtiyaçları dikkate alınarak; Polis Teşkilatımızın da öncelikleri içerisinde yeralan hizmet kalitesinin arttırılması, kalite artışını sağlamada çok önemli fonksiyonları bulunan hizmet mekanlarının yeterli hale getirilmesi, eksikliklerinin tamamlanması, nezarethanelerin ıslahı projesi devamında hizmet binaları ve ek tesislerinin her yönüyle (mekansal, bilişim, kriminal, eğitim, istihbarat, koordinasyon v.b.) yeterli konuma getirilmesi önem arzetmektedir.