Üst Menu
Search
Generic filters

Ana Menu

DOĞRULAR VE YANLIŞLAR

 Kemalettin ERTAN[*]

ARANIYOR

Rahat ve mutlu olabilmenin ortamı olan “HUZUR” aranıyor.

Hayatımızın her döneminde öncelikli arzumuz huzur içinde yaşamaktır. Ne var ki, bu beklentimiz çeşitli nedenlerle kesintiye uğrar ya da uğratılır.

Nedenler, sayılamayacak kadar çoktur.

1-Nüfus Artışı Ve Gelişen Teknoloji.

Çok söze gerek yok. Şöyle bir otuz, otuzbeş yıl geriye dönün ve hatırlamaya çalışın.Sokağınızda kaç aracın  parkettiğini, kaç kişinin evinde telefon olduğunu, çocukların sayısını ve semtinizde, ilinizde, ülkenizde ve dünyadaki diğer değişiklikleri göz önüne getirin yeter.

Düşüncelerimizi onaylayan birkaç atasözü de var.

“Nerede çokluk, orada yokluk.” Ve “Tüfek icat oldu, mertlik bozuldu.”

2-Yaşamı Etkileyen Oluşumlar.

Her türlü asayiş olayları, kazaları, hastalıklar ve toplum adına konmuş olan kurallara uyumsuzluk.

Bütün bunlar; tedirginlik, korku ve üzünlü yaratan çeşitli durum, eylem ve davranış şeklinde oluşarak huzurumuzu bozar.

En kötüsü de tepkilerdeki aşırılıktır.

Örneğin, gürültü yapan biri uyarıldığında, özür de dileyebilir, ters bir yanıtta verebilir.

Yani olay, karşılıklı anlayış, içinde çözümlenebileceği gibi, kavga ile ve hatta cinayetle de sonuçlanabilir.

Bu basit örnekte görüldüğü gibi, bir çok konuda ortayolu ve kararını bulmakta zorlanıyoruz. Ya ileri gidiyoruz ya geri kalıyoruz ve maalesef  bazen de çok aşırıya kaçıyoruz.

3- Dışımızda Gelişen Olaylar.

Ülkemizin dışında da olsa, savaşlar, terör olayları ve doğal afetler içimizi sızlatıyor.

Afganistan’da , Irak’ta, İsrail-Filistin arasında ve dünyanın diğer bölgelerindeki olayları izliyoruz.

Ölenler, öldürülenler, kaçırılan ve işkence gören insanlar ve bütün bu yanlışların zafer gibi sergilenişi.

Zor durumdaki her hangi bir hayvanı kurtarmak için, canla başla çaba sarfeden insanoğlu (ya da kızı), nasıl oluyor da bir başka insana acımasızca eziyet edebiliyor ve öldürebiliyor.

Ve doğal afetler deprem, sel, heyelan ve yıldırımlar. Tedbirsizliğimiz ve birazda kadersizliğimiz yüzünden huzurumuz bozuluyor. Bu olayların uzağında olsak bile.

4-Görsel Yayınlar.

Huzursuzluğumuzun nedenlerinden biri de televizyonlar ve internetteki bazı yayınlardır.

Özellikle televizyonlarda vurdulu kırdılı, mafya babalığı ve militanlığına özendiren filmlerden yakınmayanımız yok gibidir.

Çıkar uğruna, geleceğin mafya babalarının türemesine göz yumanlar, özellikle bazı çocuklarımızın yanlış yola itilerek, duygusuz ve acımasız birer insan olarak yetişmekte olduklarının farkında değiller mi acaba?

Unutmayalım ki, televizyon, bilgisayar(internet)  ve radyolar birer ”Halk Okulu”dur. Çocuklarımız bir çok şeyi ‘iyiyi de kötüyü de)onlar aracılığı ile öğrenmektedir.

Dileğimiz çocuklarımızın bu halk okullarından iyi şeyler öğrenerek mezun olmalarıdır. Birer militan olarak değil.

Efendim, ,”Kanal değiştirin” ya da “Çocuklarınıza seyrettirmeyin” diye akıl vererek huzurumuzu bozmaya kimsenin hakkı yoktur.

Bu nedenle, ilgili ve yetkililer elele verip,  daha fazla gecikmeden bu gidişe “Dur” demelidir.

Bu vesile ile, bazı olaylar karşısında,”Burası Türkiye” (belki ben de, siz de) diyerek ülkemizi yanlışlıklar ve tuhaflıklar ülkesi gibi gösterenlere de diyeceklerimiz var.

Evet efendim burası Türkiye. Doğup büyüdüğümüz, yaşamakta olduğumuz ve öldürdüğümüzde de bağrına basılacağımız bizim ülkemiz, vatanımız.

Cahili bilgini, zengini yoksulu ile dili, dini, mezhepi ve milliyeti değişik insanların hoşgörü içinde yaşadığı  benim güzel ülkem.

Gelin, birbirimize inanarak ve güvenerek gönlümüzce   yaşayalım. Ve huzurumuzu bozmak isteyenlere geçit vermeyelim.


[*] Emekli Emniyet Müdürü