Üst Menu
Search
Generic filters

Ana Menu

POLİS EĞİTİMİNDE NEREDEN NEREYE?

 Ahmet PEK[*]                                                                                                                             1.Sınıf Emniyet Müdürü

 Eğitim Dairesi Başkanı

                   

            2001 yılı itibariyle yüksek öğretime PMYO’ lar (Polis Meslek Yüksek Okulları) dahil oldu. Burada, bu okullar yüksek okul olmalımıydı? Faydaları neler  oldu? Anlatmaya ihtiyaç olduğu kanaatinde değilim. Zira; eğitim ve öğretimin doğru hedeflere yöneltilmesi koşuluyla, zararı söz konusu olamaz. Kalitenin, ancak eğitim ve öğretimle yakalanacağına inanıyorum.

            25 Nisan 2001 tarihinde 4652 sayılı Polis Yüksek Öğretim Kanunu kabul edilmiştir. Bu kanun ile Polis Akademisine bağlı Güvenlik Bilimleri Fakültesi, Güvenlik Bilimleri Enstitüsü ve 20 Polis Meslek Yüksek Okulu eğitim-öğretim hayatına katılmıştır. 2003-2004 eğitim-öğretim yılında 5 Polis Meslek Yüksek Okulu ilavesi ile bu sayı 25’e çıkarılmıştır. Bunlardan Güvenlik Bilimleri Fakültesi lisans eğitimi, Güvenlik Bilimleri Enstitüsü  lisans üstü eğitimi verirken, Polis Meslek Yüksek Okulları ise ön lisans eğitimi vermek amacıyla yapılandırılmıştır.

            Güvenlik Bilimleri Fakültesi Polis Teşkilatına amir yetiştirme eğitim-öğretimini üstlenirken, Polis Meslek Yüksek Okulları, Polis Teşkilatına polis memuru yetiştiren okullar işlevini üstlenmiştir.

            Polis Teşkilatı ülkemizin eğitim düzeyine uygun olarak eğitim çıtasını yükseltmiştir. 1913 Polis Nizamnamesine göre Polis adayının seçiminde; “Okuma ve yazmasının olması, yazısının okunaklı, imlasının düzgün olması, okuduğunu anlayacak ve tekrar edecek zeka gücüne sahip olması” özelliği aranmaktaydı. Şimdi ise yüksek okul şartı aranmaktadır.

            Şunu unutmamak gerekir; hizmetle yükümlü olan her görevli, halkına ancak eğitim seviyesinde hizmet eder. Bu seviyeyi yakalamak, elbette ve öncelikle can ve mal güvenliğini sağlamakla yükümlü Polis Teşkilatına düşmektedir.

            Yukarıda arz ettiğim okullarımızdan; Atatürk İlke ve İnkılaplarına ve Atatürk M illiyetçiliğine bağlı, Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne duyarlı, milletimizin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini taşıyan, toplum yararını şahsi menfaatlerinden üstün tutan ülke ve millet sevgisiyle dolu olarak polis yetiştirilmektedir. Teşkilatımızın ilerlemesine yardımcı olacak nitelikte ilmi, mesleki, teknik  bilgi ve becerilerle donatılan mensuplarımız şayet kendilerini yenilemezlerse geri kalmaları kaçınılmazdır. İşte bu noktada devreye hizmet içi eğitimler girecektir.

            Halen ülkemizde halkımıza hizmetle yükümlü olan çok çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarında planlı bir hizmet içi eğitimden söz edilemez. Bu noktada da, Polis Teşkilatı kurumlara örnek teşkil edecek tarzda, yüzlerle ifade edilecek konuda, yine yüzlerce periyotlarla hizmet içi eğitim planlaması yaparak, teşkilat mensuplarını güncel tutmaktadır. Hizmet içi eğitimin planlı ve amaçlara yönelik olması esastır. Bu noktada yapılacak eksiklik en üst seviyede dahi yetişmiş olan personeli, birkaç yıl içerisinde çağın gerisinde bırakır.

            Emniyet Teşkilatının eğitim-öğretiminin örgün alanında belirttiğim esaslı yapılanmanın yanında, hizmet içi eğitimlerde zayıf kalınması söz konusu olmamalıdır. Onun içindir ki İl Emniyet Müdürlüklerimize, özelde İl Emniyet Müdürlerine büyük görev düşmektedir. Hizmet içi eğitim dersliği (30-40 kişilik), 2000-3000 kitaplı kütüphane, eğitim sınıfında; televizyon, video, bilgisayar, projeksiyon cihazı, tepegöz; eğitimi verilen konuların CD veya yazılı dokümanları, kasetleri hazır bulundurulmalıdır. Merkezden karşılanması gereken, doküman ve materyallerdir. Ancak diğer malzemeler yerinde sağlanacağına inanıyorum. Her şeyi başka yerden veya başkalarından beklemek kolaycılıktır. Öncelikle varolan kaynakları doğru ve yerinde kullanmak, idarecinin temel özelliklerindendir.

            Yıllarca kitap, dergi, mevzuat içerikli metinler temin etme zorluğu yaşanırken, bugün Pol-Net sayesinde bunların tamamına çok kısa sürede ulaşmak imkan dahilindedir. AB uyum yasaları çerçevesinde Polis Mevzuatında ciddi değişiklikler yapılmıştır. Teşkilat mensuplarımızın Pol-Net mevzuat sisteminde bunları takip etmesi, edebilmesi eğitim-öğretimde kayda değer aşamadır. Hizmet içi eğitimlerde Pol-Net bilgi akışından, illerimiz gereği gibi faydalanmasını sağlayacağı kanaatindeyim.

            İl Emniyet Müdürlüklerimiz emniyet asayiş hizmetlerinin yoğunluğu ve personel azlığından, eğitimi ihmal etmemelidir. Zira hizmetlerin verimliliğini besleyen eğitimdir.

            Emniyet Teşkilatının eğitim-öğretimle ilgili ölçüsü, Mustafa Kemal ATATÜRK’ün “Eğitim işlerinde ne olursa olsun başarı kazanılmalıdır. Bir ulusun gerçek kurtuluşu ancak bu yolla olur” sözünden başkası olamaz.

 

 

 

                                                                                                            



[*] 1.Sınıf Emniyet Müdürü, Eğitim Dairesi Başkanı.