Üst Menu
Search
Generic filters

Ana Menu

159. KURULUŞ YILINDA DÜNDEN BU GÜNE POLİS TEŞKİLATI[*]

 

Hüseyin GÜLÇİÇEK**

Emniyet Teşkilatının zaman içinde nasıl ve ne kadar değişerek geliştiği bu yazımızın konusunu teşkil etmektedir.

1845 Tarihinden öncede Emniyet ve asayiş hizmetlerini daha önce Askeri kurumlar içinde bu işe ayrılan birimler tarafından yapıldığını biliyoruz. Bu manada Zabıta Teşkilatı tarihçesini daha geriye götürmek mümkün ise de, modern manada bir yapıdan söz etmek mümkün görünmemektedir.

Yine eski Türk’lerde kamu düzeninin, belirli yasalara dayandırıldığını görüyoruz. Oğuz han’ ın “ Oğuz Töresi ” ; Cengiz han ’ın “ Uluğ Yasası “; Timur lenk’ in “ Tüzükat-ı “ bu devirlerin belli başlı hukuk kurallarıdır.

Polis sözcük olarak Yunancadan gelmektedir. Eski Yunan Şehir Devletlerinin adı olarak kullanılmıştır. Zamanla bu kelime anlam kaymasına uğrayarak Emniyet ve Asayiş hizmetlerini yürütenlere ad olmuştur.

Osmanlı’ların ilk döneminde İstanbul’da Emniyet ve Asayiş hizmetlerini yeniçeriler başta olmak üzere bostancı, cebeci, topçu gibi Askeri ocaklar ile Kaptan-ı Derya askerlerine intikal etmiş ve İstanbul’da iç güvenlik yeniçeri ağası, bostancı başı, cebeci başı, topçu başı ve kaptan paşa arasında bölgelere ayrılmıştır. Ayrıca böcekçi başılar suçluları takip ve yakalama işleri ile görevlendirilmişlerdir. Birde falakacılar varki bunlar da yeniçeri ağaları emrinde görevli kılınmıştır.

1826 yılından Padişah II Mahmut tarafından Yeniçeri ocağı kaldırılınca; Asakir-i Mansure-i Muhammed ‘ye adıyla yeni bir askeri Teşkilat kurulmuş ve başındaki Seraskere iç güvenliğin sağlanması için Yeniçeri ağası yetkilerine sahip kılınmıştır. Bu durumda İstanbul’dan güvenlik hizmetlerini “ İhtisap Ağalığı Nizamnamesi “ ile ihtisap nezareti ve eyaletlerde ise Sipahiler tarafından yürütülmüştür.

1839 Tanzimat Fermanı ve Gül hane Hattı Hümayunu ile Avrupa-i tarzda reformlara girişilince; zabıta teşkilatında bir değişim ve yenilenmeye gidilmesi bir ihtiyaç olarak doğmuştur.

10 NİSAN 1845 tarihinde zamanın padişahı Sultan Abdülmecit tarafından yayınlanan bir fermanla ilk defa “ POLİS ” ifadesi kullanıldığını görüyoruz. Ayrıca bu fermanda polisin görev ve yetkilerinden de bahsedilmektedir.

Bunlar; halkın can ve malına karşı işlenen suçları önlemek, yabancıların ve gayrı Müslimlerin hakkı ve hukukuna yönelik suçları önlemek, seyrüsefer (Trafik) hizmetlerini yapmak buna benzer emniyet ve asayiş hizmetlerini 11 madde olarak sıralandığını görmekteyiz.

Buna rağmen karışıklık önlenememiş, İstanbul’da Emniyet-Asayiş kıyafeti Serasker, ihtisap ağası ve Polis adını taşıyan bir teşkilat tarafından yürütülürken, Eyaletlerde ise Sipahiler ve Asakir-i Mensure Alayları tarafından yürütülmüştür.

1846 yılında Askerlerin asli görevini aksattığı gerekçesiyle, bir nizamname ile Zaptiye Müdürlüğü; Zaptiye Meclisi kurulmuştur. İç güvenlik hizmetleri görev birimleri ( Polis – Jandarma ) bu müdürlüğe bağlı olarak çalışmıştır.

1879 yılında Zaptiye Müdürlüğü kaldırılarak, yerine Polis görevini yapan Zaptiye Nezareti oluşturulmuştur. Polis – Jandarma Teşkilatları bir daha birleşmemek üzere ayrılmışlardır. Bilindiği gibi jandarma Teşkilatı’ da 1846 yılında kurulmuştur.

1845’te Padişah Fermanı’yla Polis Vazife ve Sorumlulukları belirlenirken; 1896 yılında 16 maddeden oluşan ilk hukuksal metin çıkarılmıştır. Bu metinde Polisin klasik görevleri, çalışma koşulları, yabancılarla ilgili görev ve sorumlulukları, yurda giriş çıkış yapanların “ Mürür tezkereleri”ni kontrol etmek vb. görevleri ihtiva etmektedir. 10 NİSAN 1907 tarihinde ilk “ Polis Nizamnamesi “ yayınlanmıştır. 167 maddeden oluşmaktadır Bu nizamname, daha kapsamlı görev ve sorumluluklar getirmiş ve uzun süre başarıyla uygulanan hukuksal bir metin oluş özelliğini korumuştur.Bu nizamname, Polisin sahip olduğu hak ve yetkileri, Polis Meclisinin, Polis Müfettişlerinin, Sivil Polislerin görevlerini, Polisin seçimle tayin usulü, Polisin yargılanması ve cezalandırılması, tayini ve ödenekleri konularını ihtiva etmektedir. Aynı nizamnamede Polisler, Ser komiser, ikinci komiser, üçüncü komiser, komiser muavini ve Polis Memuru olmak üzere beş sınıfa ayrılmıştır.

Zaptiye Nezareti 1879 tarihinden lav edildiği 1909 yılına kadar bugünkü Emniyet Genel Müdürlüğü görevlerini görüyordu. 1894 yılında 15 Vilayette Polis Teşkilatı kurulmuş, her vilayet Polis Dairesinin başınada bir Serkomiser ( Başkomiser ) verilmiştir. İstanbul’da İstanbul Polis Müdürlüğü, Beyoğlu ve Üsküdar’da Polis Mutasarrıflığı ve Beşiktaş Polis Memurluğu olarak teşkilatlanmıştır. Bu teşkilat 10 bölük ve 700 erden ibaret iken 16 bölük ve 1700 ere yükseltilmiştir. Aynı dönemde Taşra teşkilatında ise ;

Beyrut, Suriye, Selanik, Aydın, Manastır, Urfa, Kosova ve Yemen Vilayetlerinde Polis Müdürlüğü kurulmuş; Bitlis, Hicaz, Sivas, Trablusgarp, Trabzon, Adana, Hüdavendigar ( Bursa ), Halep, Cezayir, Bahr-i Sefid,Yanya ,İş kodra, Konya, Diyarbakır, Van, Mamutulaziz ( Elazığ ) , Musul, Bağdat, Bosna, Eruzurum, Kudüs, Zor, Bingazi, Çatalca ve İzmit Polis Teşkilatı,birer Serkomserin;  Biga polisi de bir komiserin yönetiminde teşkilatlandırılmıştır.

1908 İkinci Meşrutiyet’in ilanı üzerine Fransız ve Alman Polis Teşkilatları esas alınarak, 22 TEMMUZ 1909 yılında çıkarılan “ İstanbul Vilayeti ve Emniyeti Umumiye Müdüriyeti Teşkilatına Dair Kanun “ ile 31 Mart Vakası ile artık yaşaması imkânsız hale gelen, zaptiye nezareti kaldırılmış yerine dâhiliye nezaretine bağlı ve tüm ülkeye şamil polis işlerini yürütmekle görevli “ Emniyeti Umumiye Müdürlüğü “ ve İstanbul vilayetine bağlı Polis Müdürlüğü kurulmuştur.

09.12.1913 tarihinde çıkarılan “Dâhiliye Nezareti Teşkilat Nizamnamesi “ ile Emniyeti Umumiye Müdüriyetinin görevleri şu şekilde ifade edilmiştir.

– Memleketin Emniyet ve İnzibatına taalluk eden her türlü umur ve muamelatı talip ve ol Bab’taki ( Bölüm ) muhaberatı idare ve Polis Teşkilat ve Polis Mekteplerini idare etmek.

Bu nizamnamede Emniyeti Umumiye Müdürlüğü Emniyet, Memur, Levazım, Muhasebe ve Tahrirat İşleri ( Yazıişleri ) şeklinde oluşur; daha sonra heyet-i istihbariye, Polis Müfettişliği ve ilk Müdür Muavinliği kurulmuştur. 1915 yılında Seyrü sefer, ecanip ( yabancılar ) ve takibatı adliye ( Adli Tahkikat ) şubeleri ve doğrudan nezarete bağlı “ Emniyet Müfettişlikleri “ oluşturulduğunu görüyoruz. Aynı yıl bir de Polis Mecmuası çıkarılmaya başlanılmıştır.

21 MAYIS 1913 tarihli Polis Nizamnamesi; II Meşrutiyet Devriminin koşullarına ve zamanın ihtiyaçlarına göre hazırlanmış ve bu nizamname ile polisin örğütlenmesi, görev ve yetkileri, personelin dereceleri, polis sınıfı, mesleğe giriş, yükselme ve diğer tüm özlük hakları, sorgulama ve yargılama, istifa, tayin, izin, cezalandırma işleri, levazım işleri, polis karakolları ve görevleri, polisin kıyafeti ve davranış biçimleri yeniden düzenlenmiştir.

Bu nizamnamede polis; piyade, süvari, sivil olmak üzere üç sınıfa ayrılmıştır. Meslek dereceleri sıralaması polis adaylığı, polis memurluğu, komiser, merkez memurluğu, polis müdürlüğü, kısmı adli ve idariyet ve müdüriyetleri, emniyeti umumiye müdürlüğü, İstanbul Müdür-i Umumiyesi düzenlenmiştir.

İllerde Polis Müdürlüğü kurulacağı, ilçe ve kazalarda birer amirin yönetiminde yeterli polis bulundurulacağı belirtilmiş, polis mesleğine alma ve yükselme şartları ayrıntılı olarak yeniden düzenlenmiş, polisin görev ve yetkileri yeniden düzenlenmiştir. Yine bu nizamnamenin 23. maddesinde “ Polis Müdürleri ve Kaymakamlar yekdiğerine müsavidirler, polis müdürlüğünde dört yıl hizmet edip kabiliyetli olanlar, talepleri halinde Kaymakamlığa nakledilebilirler “ denmektedir. Ancak bu durum uygulamada tek taraflı işlediği görülmektedir. 1918 yılında Ülkedeki Polis sayısı 6868 olarak görülmektedir.

 

Kurtuluş Savaşında Polis Teşkilatı

 

30 EKİM 1918 tarihinde Osmanlı Devletine bırakılan topraklarda 15 vilayet, 35 bağlı liva ve 17 bağımsız liva bulunmaktadır. Merkezi yönetim, vilayet, liva ( kaza ) doğrudan dahiliye nezaretine bağlı bağımsız livalar, kaza, nahiye, köylerden oluşmuştur.

15 vilayet şöyledir:

Erzurum, Sivas, Mamuretülaziz ( Elazığ ), Diyarbakır, Bitlis, Van, Trabzon, Ankara, Konya, Adana, Hüdavendigar ( Bursa ), Aydın, İzmit, Edirne ve İstanbul’dur.

14 NİSAN 1919 tarihinde Kars, Ardahan, Maraş’da dahil olmak üzere 19 ilin nüfusu toplam: 14.118.968 olarak tahmin edilmektedir. Bu dönemde istanbul’un nüfusu 1.300.000 dir. Trabzon ve Bursa’nın nüfusu da istanbul ile aynı görülmektedir. İzmir – Aydın: 1.819.616, Sivas ise 1.169.443 nüfusa sahiptir.

1919 yılı barem kanuna göre polis kadrosu; aylıkları 30 – 80 lira arasında değişen 26 polis müdürü, 37 merkez memuru, 107 serkomser, 150 ikinci komser, 499 üçüncü komser, 4210 polis memuru, 8 yazı işleri baş memuru, 22 birinci sınıf memur, 45 ikinci sınıf memur, 209 üçüncü sınıf olmak üzere toplam 5313 personelden oluşmaktadır.

 

Cumhuriyet Döneminde Polis:

 

 23 NİSAN 1920 de Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldıktan sonra 24 Haziran 1920 de Ankara’da Emniyet-i Umumiye Müdürlüğü kurulmuş, bir genel müdür, bir Gnl.Md.Muavini, seyrüsefer memurluğu, personel şubesi ve altı kişilik teftiş kurulundan oluşan küçük bir kadro ile çalışmaya başlamıştır.1920 yılı 6 aylık bütçesinde Emniyet-i Umumiye Merkezi Teşkilatı Genel Müdür dahil 49 kişiden oluşmaktadır.O yılki Emniyet-i Umumiye Müdürlüğünün toplam bütçesi ise 1.354.688 liradır.

Kurtuluş Savaşı yıllarında biri İstanbul diğeri Ankara’da olmak üzere iki başlı Polis görüntüsüne 23 Şubat 1923’ te son verilmiş, İstanbul Polis Müdüriyeti Umumiyesi, İstanbul Polis Müdürlüğüne dönüştürülmüştür

1924 yılına gelindiğinde Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti; Umum Müdür, Umum Müdür Muavini,1.Şube,2.Şube,3.Şube, Evrak Memurluğu ve Polis Mecmuası Müdürlüğü şeklinde yapılandırılmıştır.

Cumhuriyetin ilk on yılında mevzuat yönüyle bir değişikliğe rastlanmamaktadır. O dönemlerde kurulan icra vekilleri heyetlerinin programlarında askeri güçlendirme ön plandadır. Diğer yapısal reformlarla uğraşılmaktadır. Emniyet asayişten kimi programlarda birer cümle veya paragrafla yer verilmekte ise de, uygulamada bir şey yapılmamıştır. O zamanki şartlarda buna imkânlarda elvermemektedir.

Dolayısıyla mevzuat yönüyle 1907 ve 1913 Osmanlılar zamanında çıkarılan metinlerle 1932 yılına kadar idare edildiği anlaşılmaktadır.

Cumhuriyet döneminde ilk defa 30 HAZİRAN 1932 tarih 2049 sayılı Polis Teşkilat Kanunu, 1934 yılında ise 27 maddelik Polis Vazife Salahiyet Kanunu çıkarılmıştır. Bu tarihlerde İçişleri Bakanı Şükrü KAYA’dır.

2049 Sayılı Teşkilat Kanununda, ilk defa polisin tedris ve taliminin okullarda yapılması gerektiğinde bahsedilmektedir ve bunun için lüzumu kadar polis okulu açılması öngörülmektedir.

1932 yılı itibari ile illerin çoğunda Emniyet Amiri, muhtelif rütbelerde Komiser bulunduğu halde 2049 Sayılı Teşkilat Kanunu ile Vilayetlere Emniyet Müdür ve memur verilmek sureti ile kadrolar takviye edilmiş, polis umum kadrosu, illerin asayiş ve nüfusuna göre taksim olunarak en küçük vilayette bile asgari 10 polis bulunması temin edilerek yeni büro ve birim ihdas edilmiş, yeni kadrolar ilave edilmiştir.

1937 tarihinde ise 3201 Sayılı Teşkilat Kanunu daha kapsamlı olarak hazırlanmış 04 HAZİRAN 1937 tarihinde yürürlüğe sokulmuştur. 1932- 1945 arası 8 tane daha kanun ve tüzük çıkarılmıştır. Bunlar Polis Enstitüsü ve Okulları Tüzüğü, Sicil ve Gizli Tezkiye, Kıyafet ve Teçhizat, Emniyet Muamelat Memurları, Polis Mesleğine giriş ve Poliste terfi esaslarını gösteren tüzükler ve poliste yaş hadlerini düzenleyen kanun ile polisin disiplinine, merasim ve toplantılardaki rolüne ve polis teşkilatı ile vazifelerine dair talimatnamedir.

Çıkarılan bu kanunla polis teşkilatı önüne yeni hedef koymuştur. Kanun 96 maddeden oluşmaktadır. P.V.S.K. ise 27 maddeden ibarettir. Polisin bu iki temel yasası ufak tefek değişiklik ve ilavelerle halen başarıyla uygulanmaktadır.3201 sayılı kanun iki esasa dayanmaktadır. Bu esaslardan birincisi, Polisi keyfiyet bakımından takviye etmekte, ikincisi, normal halden çıkarmaktadır.

Keyfiyet bakımından; Polisi mesleki, idari ve siyasi vazifeleri bilgiye ve tecrübeye ihtiyacı olan bir meslek haline getirmiştir. Mesleğe daha nitelikli ve kabiliyetli insanların teşkilata kazandırılmaya çalışılmıştır.

Meşrutiyet döneminde ilçe savcısı 10 altın maaş alırken, bir Komiserde 10 altın maaş almaktadır. Yine meşrutiyet döneminde polislerin maaşı 4 ile 15 altın arasında değişmektedir. Oysa bu durum polisin aleyhine bozulmuştur. Dolayısıyla polisliğe rağbette azalmıştır.

Polis kadrosu kemiyet bakımından da takviye edilmesi gerekiyordu. Bu nedenle 3201 sayılı yasayla Polis teşkilatında esaslı değişikliğe gidilmiş, polisin maaş durumunu düzeltici önlemler alınırken, eğitim öğretim alanında da yeni düzenlemelere gidilmiştir. Amacı ise daha nitelikli insanları polis teşkilatına kazandırmaktır. Kanunun öngördüğü bu hedefe bu günde yeterince ulaşılamadığını görmek dikkat çekicidir.

 

Polis Teşkilatında Eğitim ve Öğretim

 

İlk Polis Okulu 1907 yılında Selanik’te açılmıştır. Belçika’dan getirilen iki subayın idaresine verilmiştir. Lion BROZO’ nun okulu müdürlüğü yaptığı görülmektedir. İkinci Meşrutiyet döneminde 1909 tarihinde İstanbul ‘ da Mabeyn dairesinde ikinci polis okulu açılmıştır. Müdürlüğünü ise Yüzbaşı Ahmet Bey yapmıştır. İhtiyaca yeter olmayan bu okuldan sonra aynı yıl Beyrut, Bağdat, Adana ve Trabzon’da da Polis okullarının hizmete sokulduğu görülmektedir. Fakat 1.Dünya Savaşının başlamasıyla İstanbul Polis okulu dışındaki Polis Okulları kapanmıştır.

Cumhuriyet döneminde ise 1923 yılında Konya’da,1926 yılında da Trabzon’ da birer Polis Okulu açılmıştır.6 Aylık dönemler şeklinde eğitim veren bu okullar İstanbul Polis Okulu dışındaki okulların 1931 yılında kapatıldığı anlaşılmaktadır. Aynı yıllarda Sivas ve Kayseri’ dede kısa süreli Polis Okulları açılmış, Sivas Polis Okulu tedrisata başlamadan, Kayseri Polis Okulu ise kısa süre sonra kapandığı görülmektedir.

 

Ankara Polis Enstitüsü:

 

1931 yılında Anadolu’ da ki Polis Okulları kapatılınca, polis teşkilatının eğitim ve öğrenim ihtiyacını karşılamak üzere yeni bir eğitim kurumuna ihtiyaç hissedilmiş, bu nedenle yabancı ülkelerde bu alandaki faaliyet incelenmeye başlanmıştır. Lozan Polis Enstitüsü ve Viyana Polis Teşkilatı göz önünde tutularak kurulacak Polis Okulunun modern bir polis enstitüsü kurulmasına karar verilmiştir. 

  Bu maksatla 20 Mayıs 1933 tarihinde yapılacak Polis Enstitüsü binası için 1933-1934, 1935 yılları bütçelerine konan para ile 15 Temmuz 1933 te temeli atılan yeni Polis Okulu binası 1936 yılında bitirilerek 6 Kasım 1937 de eğitim ve öğretim hizmetine sokulmuştur. Bu binaya 749.448 lira harcanmıştır. Harcanan bu miktarın 1/3 ü Polis teşkilatı bütçesinden, 2/3 ü de Jandarma bütçesinden kullanılmıştır. Bu binanın yarısı Jandarma subaylarının eğitimi için tahsis edilmiştir.

Polis Enstitüsü ilk, orta ve yüksek tahsil sınıfları olarak üç kısım ihtiva etmiştir. Üç aylık eğitim ( Orta-K ), Altı aylık eğitim ( Lise-K ) ; Dokuz aylık eğitim ise  ( Yüksek-K ) şeklinde tedrisata başlamıştır.

Ankara Polis Enstitüsü 1942 de iki yıllık yüksek okul; 1962 de üç yıllık yüksek okul; 1984 yılında da dört yıllık yüksek okul şekline yükseltildiğini görmekteyiz.1987 yılında ise akademiye dönüştürülmüştür.Ayrıca Polis Akademisine bağlı illerde 25 Polis Meslek Yüksek Okulu bulunmaktadır.Bunlarda daha önce 9 aylık eğitim tedrisatı uygulanmakta iken 2002 yılında çıkarılan bir yasa ile 2 yıllık yüksek okul statüsüne yükseltilmiştir.

Polis Akademisi bünyesinde birde Güvenlik Bilimleri Enstitüsü kurulmuştur. Bu sayede Polis ve Polis Amirleri yüksek lisans ve doktora eğitimini kendi bünyelerinde yapma olanağına kavuşmuşlardır.

 

Polis Teşkilatında Hizmet Binaları

 

Emniyet Teşkilatında, Osmanlılar zamanında herhangi bir hizmet binasına rastlanmamıştır. Cumhuriyet döneminde 1950 yılına kadarki dönemde Ankara Polis Enstitüsünü mütevazı binası dışında bir yatırımda bulunmamaktadır. 1950-1970 arası dönemde, Ankara Emniyet Müdürlüğü çok katlı binasının yapıldığını görüyoruz.

1970-1980 arası 10 yıllık zamanda ise Kayseri, Zonguldak, Uşak gibi bazı illerde yine mütevazı hizmet binaları yapıldığını; ayrıca 1971 yılından sonra ( Yani Askeri Dönem ) Ankara Gölbaşı’ nda Polis Okulu Tesisleri, Ankara, İstanbul, Adana, Siirt ve Zonguldak illerinde toplam 96 lojman binasının inşaatlarına başlandığını tespit edebildik.

Emniyet Teşkilatı esas itibariyle kurumlaşmasını, 12 EYLÜL 1980 den sonraki kurulan hükümetler zamanında büyük ölçüde tamamlamıştır. Bu dönemde İçişleri Bakanı emekli Kor.Gnl. Selahattin ÇETİNER ve Emniyet Genel Müdürü Fahri GÖRGÜLÜ’dür.

Bunlar: 36 Adet Emniyet Müdürlüğü hizmet binası, 76 Adet lojmanlı İlçe  Emniyet Müdürlüğü, Amirliği hizmet binası, 303 tane lojmanlı karakol, 4 tane Toplum Polisi hizmet binası, 12 adet Polis eğitim sitesi, 5 tane III.Kademe Oto tamir binası, 1 Mühimmat deposu binası, İstanbul’ da  200 yataklı Polis  hastanesi yapılarak hizmete sokulmuştur. 

Ayrıca, Ulaştırma hizmetleri için 20 Adet Bölge Trafik Şube Müdürlüğü binası, 33 adet Bölge Trafik İstasyon Amirliği, 7 tane il ve ilçe Trafik binası ve 6 tanede Telsiz röle istasyonu yapılarak hizmete konulmuştur.

 

 

 

1980-1983 Yılları Arası Konut Yapımı İçin Ayrılan Ödenekler Şu Şekildedir;

1980 yılı 575.000.000 TL.

1981 yılı 1.000.000.000 TL.

1982 yılı 5.700.000.000 TL.

1983 yılı 10.800.000.000 TL. olmak üzere TOPLAM: 18.075.000.000 TL. ödenek ayrıldığı görülmektedir.

1980 yılında Emniyet Teşkilatının 1364 lojmanı bulunduğu görülmektedir.1983 te lojman sayısı 2449 u Emniyet Genel Müdürlüğüne ait, 5150 lojman ise Emniyet Genel Müdürlüğüne tahsisli olmak üzere toplam 7599 konut mevcut görünmektedir.

1983 yılı itibarı ile 9263 lojman inşaat şeklinde gözükmekte; bunların 1985 te bitirilmesi öngörülmekte idi. 1990 yılı itibarı ile bitirilen konut-lojman sayısı 21142 dir. 4108 lojmanın inşaatı ise devam edilir gözüküyordu.

1990 yılı itibarı ile 59 ilin Emniyet Müdürlüğü hizmet binası yapılmış ve 19 unun inşaatı devam etmekte idi. Aynı tarih itibarı ile 376 ilçe Emniyet Müdürlüğü yada Emniyet Amirliği hizmet binası tamamlanmış, 160 adetinin ise inşaatı devam etmekte idi. Türkiye genelinde 472 karakol binası yapılarak hizmete geçirildiği anlaşılmaktadır.

1990 yılı itibarı ile 31 ilde Polis evi yapılarak hizmete alındığı, 12 âdetinin ise inşaatı devam ediyordu ve aynı dönemde Emniyet Genel Müdürlüğü Dikmendeki hizmet binası tamamlanarak hizmete girmiştir.

Adana, Antalya, Tatvan, Didim ( Aydın ), Tekirdağ Eğitim ve Sosyal Dinlenme tesisleri yapılmıştır. Daha sonraki yıllarda Ayvalık, Karacabey (Bursa) ,İskenderun-Payas, Elazığ’da eğitim-sosyal tesisler tamamlanmıştır.

 

Araç-Gereç Durumu

 

Polis Teşkilatı araç-gereç yönüyle de takviye edilmiş, 1989 yılına gelindiğinde 10023 araç-gereç sayısına ulaşılmıştır.

Personel durumu ise 1920 li yıllarda 1266 kişi iken; 1990 yılı sonu itibarı ile 1, 2, 3, 4 Sınıf Emniyet Müdürü sayısı, 962, Emniyet Amiri 505, Başkomiser 2517, Komiser 4592, Kom. Yrd. 3022 ve Polis Memuru 64615 olmak üzere toplam 76113 olmuştur. 2004 yılı itibarı ile Çarşı ve Mahalle  Bekçileri ve G.İ.H.Memurları ile birlikte bu sayı 200 bine yaklaşmıştır.

1990’dan sonrada kısmen alt yapı hizmetlerine devam edilmiş ise de eski hızını kaybetmiştir.2004 yılında çıkarılan yasa ile Emniyet Teşkilatını Güçlendirme Vakfı; hemen her il ve ilçede bulunan karakol yaptırma ve yaşatma dernekleri kapatılmıştır. Söz konusu bu kuruluşlar Emniyet Teşkilatında büyük bir işleve sahipti. Pek çok hizmet bu kuruluşlar kanalı ile yürütülmekte idi. Bundan sonra büyük sıkıntılar yaşanacağını söylemek kehanet olmayacaktır.

 

Polis Teşkilatının 159. Yılı Tüm mensuplarımıza kutlu olsun.

 

 

 



[*]  Hüseyin GÜLÇİÇEK, Emniyet Teşkilatı Hakkında Hükümet Politikaları Adlı Yüksek Lisans Tezinden Yararlanılarak Yazılmıştır.

** 2.Sınıf Emniyet Müdürü, Kayseri İl Emniyet Müdür Yardımcısı.