POLİSİN SINAV GÜVENLİĞİ GÖREVİ

 

Alpay TOK[*]

 

Ülkemizde nisan, mayıs ve haziran ayları, sınava(ÖSS-KPSS-ALES-AÖF-TUS-YÖS-YDS-KPDS. vb) girenler ve yakınları açısından heyecanlı bir zaman dilimidir. Polisler açısından ise baharın tüm ihtişamı ile bireyi doğaya davet ettiği, polis çocuklarının “baba hava bugün çok güzel bizi pikniğe götür” dediğinde polis babanın yavrum “sadece Pazar günleri hayfa mezunuyum(görev istirahat) bugünde sınavda görevim var, okula hiç kimse gelmeden gitmem gerek, güvenlik önlemi alacağım” der ve okula gider.  Başka bir polis eşi olan bayan öğretmen, sabahın erken saatlerinden beri okulun girişinde bekleyen ve üşüdüklerini de anlayan polis memurlarına çay ısmarlamak ve ısınmaları için öğretmenler odasına davet eder. Ancak polis memurları “görev yerlerimiz burası terk edemeyiz hocam, bizi düşüğünüz için teşekkür ederiz” derler. Sınav bitiminde aynı öğretmen okulu terk ederken “siz daha uzun süre ve daha zor şartlarda çalıştınız, size de bizim gibi altı saat üzerinden mi ek ders ücreti veriyorlar, siz bizden erken geldiniz geç gideceksiniz.  Sınav soru ve cevaplarını ilin ÖSYM merkezine teslim edeceksiniz size en az on saat ek ders ücreti vermeleri gerekir” der. Polisler “hocam ne ek dersi, bize sınav görevi yazılmış, bizde geldik” derler ve ayrılırlar. Bu üç ay Pazar günleri bu şekilde geçer. Öğretmen olan eşimin başından geçen bu olayın benzeri, benimde askerde başımdan geçti. Erler ve erbaşlar “abi bize burada silah bilgisi/atış, yanaşık düzen, itaat/ast üst ilişkisi, vatan sevgisi öğretiyorlar, nöbet tutturuyorlar bunların hepsini size polis olmadan önce yaptırmıyorlar mı, yaptırıyorsalar bu ikinci askerlik niye, siz gerçekten polis misiz ve polisler askerlik mi yapar” dediler.  Yani sokaktaki vatandaş polisin askerlik yaptığın bilmediği gibi öğretmenlerde polisin sınav görevinde ek ders ücreti almadığını bilmiyor. Bizim meslekte Pazar günü genelde hafta mezunu olunur, ancak polisler maç ve sınav görevinden izinli oldukları Pazar gününe denk gelir ve istirahat edemezler, kendilerine ve ailelerine zaman ayıramazlar. Vatandaşın vergisi karşılığında, yurttaşından herhangi bir ücret talep etmeden, suç sonrası ve halkın can ve mal korumak için suç işlenmesini önlemek için yapılan hizmete, kamu güvenliği denilir. Bunun dışında kalan maç ve sınav gibi belli bir ücret(bilet parası-sınav ücreti) ödenip alınan hizmete özel güvenlik denir.

Yukarıdaki paragraf ÖS sınavına girenlere paragraf sorusu için yazılmış bir metin değildir. Bu her yıl yaşanan bir gerçektir. Madem yazımız paragraf; polisin sınav görevi sorunlarını daha iyi anlamak için, yazımıza yukarıdaki paragrafın içeriği ile ilgili sorularla devam edelim.

Soru1: Eğitim; ülkemizde anayasa belirtildiği gibi ücretsizdir ve sınavlar(ölçme ve değerlendirme) de eğitimin bir parçası ise sınava girenlerden neden ücret alınır?(Bu sorunun cevabı metinde yoktur)

Cevap1: Sınav için soru yazdırma, soruları kurye ile dağıtma, Pazar günleri öğretmenleri/üniversite hocalarını ücretsiz okullara getirmek çok zor. Masrafları sınava girenlere yansıtıyoruz.

Soru2: Döner sermayeden ikisi de devlet memuru olan öğretmene/sınav gözetmenine ücret verilirken polise neden yansıtılmaz? (Bu sorunun cevabı metinde bulamazsınız)

Cevap2:  Öğretmene hafta sonu görev yazılamaz ancak polis 24 saat görev yapan bir meslektir. Hem polise fazla çalışma ücreti verilmekte, öğretmene verilmemektedir.

Soru3: Polise yerilen fazla çalışma ücreti, görevi sınav ve maçlarda(önceden konserlerde de şükür onlardan kurtulduk) görev aldığı için mi verilir? ?(Bu sorunun cevabını aşağıda)

Cevap3: Ayda 4–5 nöbet tutan veya12/24 çalışan polis, diğer devlet memuruna göre ayda 72 saat daha fazla görev yapar. Çalışmış olduğu zamanın yarısı da gece olur. 240 liralık fazla çalışma ücreti, 72 saat içindir. Maç ve sınav görevleri bu 72 saatin dışındadır.

Soru4:  Sınavlarda güvenlik önlemi almak, kamu güvenliğine mi girer özel güvenliğe mi girer? (Bu sorunun cevabı paragrafın 20–22 satırlarında var)

Cevap4: Eğer sınava girenlerden ücret alınmasa idi kamu güvenliğine girerdi, ancak sınava müracaat edenlerden adaylar için yapılacak her türlü hizmetler için(güvenlik dâhil) ücret alınmaktadır. Sınavı yapan kurum ya özel güvenlik tutacak ya da görev alan polislere ek ders ücreti verecektir. Eğitim ve güvenlik vatandaşa ücretsiz verilecekse sınava girenlerden ücret alınmayacak ve sınav gözetmenlerine de sınav güvenlikçilerine de sınav(ek ders) ücreti verilmeyecektir. Eğer eğitim ve güvenlik için ücret verilecekse; döner sermaye yolu ile değil devlet bütçesinden karşılanıp vatandaşa bu hizmet ücretsiz verilmesi gerekmektedir. Ancak devlet vatandaştan sınav parası toplamakta, bunu dağıtırken de sınav gözetimine pay ayırmakta ancak sınav güvenliğine pay ayırmamaktadır. Sınav ücret, öğretmene var, polise yok. İşte problem burada, tezatlık içinde tezatlık var.

Soru5: Sizce aşağıdakilerden hangi yapılırsa bu haksızlık ortadan kalkabilir? (Bu sorunun yerine paragrafın ana fikri nedir diye sorulabilinirdi)

Cevap5:Bu haksızlığın ortadan kalkması için Sayın YÖK başkanımız(kendisi Polis Akademisi’ndeki derslerinden tanırız ve severiz) ve Milli Eğitim Bakanımız ilgili yönetmenlikteki ek ders ödeneceklerin yanına, sınav güvenliğini sağlayanlar da eklenirse bu mağduriyet ve haksızlık ortadan kalkacaktır.

Saygılarımla Sayın Bakanım ve Başkanım.

                                                                                                                   

                                                                                                                    



[*] tokalpay@hotmail.com