Üst Menu
Search
Generic filters

Ana Menu

TERÖR ÖRGÜTLERİNİN İNTERNET ORTAMINDA YÜRÜTTÜĞÜ FAALİYETLER

                                                                                       Necati ALKAN

                                                                                            Başkomiser

                                                                                 TEMUH Dairesi Başkanlığı

Giriş

İnternet 1960’lı yıllarda ABD Savunma Bakanlığının başlatmış olduğu bir deneyle ortaya çıktı. Savunma Bakanlığının yapmak istediği bir felaket sonrasında işlevine bozulmadan devam edecek bir bilgisayar ağı yaratmaktı. Eğer bilgisayar ağının bir bölümü arızalanmış ya da çalışamaz hale gelmiş olsa bile sistemin diğer taraflarının çalışması bekleniyordu. Bu bilgisayar ağının adı ARPANET (Advanced Research Projects Agency Network) idi ve bu ağ ABD’deki bilimsel ve akademik çevreleri ve araştırmacıları birbirine bağlıyordu.[1] Sivil kişi ve kuruluşların da bağlanmasıyla ağ giderek büyüdü ve bütün ABD’yi kapsamaya başladı. ARPANET’in beklenenden daha fazla büyümesiyle askeri kısmı MILNET adıyla ayrıldı ve daha sonra da ARPANET gelişerek INTERNET adını aldı.[2]

İnternet tam anlamıyla ağlar arası ağdır. Bu kavramı açmak gerekirse büyük küçük binlerce ağın birleşmesinden oluşmuş en büyük ağdır. Bir kişiye, kuruluşa ve ülkeye özel değildir. Günümüzde teknolojinin baş döndürücü bir hızla gelişmesiyle birlikte internet teknolojileri de gelişmekte ve uydular aracılığıyla hizmet vermektedir. Dünyada 300 milyon kişi internet kullanmaktadır. 2005 yılında ise Amerikan The Emerging Digital Economy birimine göre bir milyar kişinin internet kullanıcısı olacağı beklenmektedir.[3]

İnternet gibi uluslararası bilgisayar ağlarının ortaya çıkmasıyla birlikte dünyamız alabildiğine küçülmüştür. Artık bir kişi oturduğu yerden dünyanın herhangi bir yerinde yaşayan diğer insanlarla iletişim kurabilmektedir. Bunun yanında internet, insanlara alışveriş yapabilme, banka hesabını kontrol edebilme, faturalarını yatırabilme, yabancı kütüphanelere erişebilme, uzaktan eğitim yapabilme, istediği bilgiye kolaylıkla ulaşabilme imkanını sağlamıştır. Bilgisayarının başına oturan bir kişi internet bağlantısı ile üstelik pasaport bile kullanmadan istediği yere kolaylıkla seyahat edebilmektedir.

Bilgisayar dünyasındaki gelişmeler insanoğlunun yaşamını kolaylaştırmanın yanında, amacı başka insanlara zarar vermek olan suçlulara da büyük imkanlar sunmaktadır. Fare’nin bir hareketiyle ya da bir düğmeye basıldığında dünyanın herhangi bir köşesine istediğimiz gibi ulaşabiliyorsak, bu ilişki suç dünyasının üyeleri ve teröristler için de geçerlidir. Bu çerçevede, amaçları hedef aldıkları ülkeleri, ekonomik, sosyal, kültürel, siyasi ve teknolojik açıdan yıpratarak çökertmek olan terör örgütleri, eylem koyacakları hedefler hakkında bilgi toplamaktan, haberleşmeye ve propagandaya kadar internetin tüm imkanlarından sınırsızca faydalanabilmektedirler.

Bu çerçevede internet, teröristler arasında sınırları kaldıran ve uluslararası değişimi kolaylaştıran geniş bir iletişim imkanı sağlamıştır. Bugün için 80.000 site sanal bomba, bakteriyolojik ve radyoaktif silah yapımı ve kullanımı konusunda eğitim imkanı sunmaktadır. Bu sitelerin giderek çoğaldığı ülkelerde ise ne yazık ki düzenlemeler bu siteleri kontrol etmeye imkan vermemektedir.[4]

Bu makalede terör örgütlerinin internet ortamında yürütmüş olduğu faaliyetler açıklanacak, sonuç kısmında da bu faaliyetlere karşı alınması gereken önlemler üzerinde durulacaktır.

Terör Örgütlerinin İnternet Ortamında Yürüttüğü Faaliyetler

Terör örgütlerinin internet ortamını propaganda-eğitim, haberleşme, bilgi toplama ve sanal saldırı amacıyla kullandıkları gözlenmektedir  Bunları kısaca şöyle açıklayabiliriz:

1. Propaganda-Eğitim

Terör örgütleri propagandayla doğar ve propagandayla yaşamlarını devam ettirirler. Diğer bir ifadeyle propaganda terör örgütlerinin hem amacı, hem de aracıdır.[5] İnternet ortamı dünyanın bir ucundan diğer ucuna milyonlarca insana hitap edebilmenin ucuz, risksiz ve en hızlı yolu olduğundan, terör örgütleri tarafından bir propaganda alanı olarak kullanılmaktadır. Bu çerçevede, örgütler çıkardıkları illegal dergi, gazete ve kitapları internet ortamında da yayınlamaktadırlar. O kadar ki  polis takibinden nasıl kurtulacaklarından bomba yapımına varana kadar bütün bilgileri internet ortamında bulmak mümkündür.

Ülkemiz aleyhinde faaliyet gösteren zararlı internet sitesi sayısı yaklışık 8000 civarındadır. Bu sitelerden 150 tanesini aktif olarak faaliyette olup, her gün ortalama 500-1000 bin kişi ziyaret etmektedir. Genelde com, org, net uzantılı olan bu siteler Amerika, Almanya, Hollanda ve diğer Batı Avrupa ülkeleri üzerinden yayın yapmaktadırlar.[6] Bu sitelerden bir kısmı şunlardır;

            www.pkk.org

            www.ibda-c.org

            www.tkp-ml.org.

            www.mlkp.net

            www.kurtulus.com

            www.hizb-ut-tahrir.org

Ülkemizde faaliyet yürüten terör örgütlerinde olduğu gibi uluslararası faaliyet yürüten terör örgütleri de internet ortamını etkin olarak kullanmaktadırlar. Örneğin Ortadoğu ve Latin Amerika menşeli terör örgütleri internet ortamını en etkin kullanan örgütler arasında gösterilmektedir. Bu örgütler ve diğerleri web sayfalarında linkler vererek terör eğitimi konusunda sempatizanlarını eğitmektedirler. Bu sitelerde “Teröristin El Kitabı”, “Teröristin Yemek Kitabı” gibi eserlerde bomba yapımı en ince detayları ile anlatılmakta ve bir teröristin bilmesi gereken birçok konuda ayrıntılı bilgiler yer almaktadır.[7]

2. Haberleşme

Daha önceleri örgüt içi iletişimi, telefonla, faksla, postayla ya da kuryeler aracılığıyla yapan terör örgütleri, bugün internet aracılığıyla yapmaktadırlar.[8] İnternet aracılığıyla daha güvenli bir ortamda, ucuz ve hızlı iletişim kurabilmeleri örgüt militanlarına büyük avantajlar sağlamaktadır. Çünkü terör örgütleri, bir pornografi veya bir spor web sitesine gönderilen milyonlarca mesajın arasında ya da e-postayla kendi mesajlarını kriptolayıp gönderebilmektedirler.

3. Bilgi Toplama

Üretilen her ürünün, beraberinde bir takım olumsuzlukları getirmesi kaçınılmazdır. Bilginin de bir ürün olduğunu düşünecek olursak; toplumlar için getirdiği faydaların yanında, bazı olumsuzluklar da bulunmaktadır. Özellikle terör örgütleri de internet aracılığıyla üretilen bu bilgilerden faydalanarak devletlerin ulusal güvenliğini tehdit etmektedir.[9] Nitekim son yıllarda terör örgütleri, gerçekleştirecekleri bir eylemin hedefiyle ilgili bilgileri klasik istihbarat yöntemlerinin yanında, özellikle internet ortamında topladıkları bilgiler sayesinde gerçekleştirmektedirler. Bunları yaparken ekonomik açıdan büyük paralar harcamadıkları gibi herhangi bir riskle de karşı karşıya kalmamaktadırlar.

4. Sanal Saldırı

Günümüzde bilgisayarlar hayatımızın her alanında kullanılmaktadır. Örneğin uçuş denetim sistemi, şehir içi trafik sistemi, borsa, güvenlik sistemleri (askeri ve polis), eğitim kurumları vb. Bu tür sistemler, insanlara kolaylık sağlaması amacıyla internete bağlanmıştır.

İnternetin sağladığı iletişim ortamı, terör örgütlerinin sanal ortamda düzenleyecekleri eylem için de büyük imkanlar sağlamaktadır. Terör örgütlerinin sanal saldırı bağlamında neler yapabileceklerine birkaç örnek verilebilir:[10]

  • Uçakların uçuş yollarını belirlemeye, iniş ve kalkışlarını yönlendiren sisteme ulaşabilen bir terörist, sistemdeki bilgileri değiştirerek tüm uçuş planlarını alt üst edebilir ve kazalara neden olabilir.
  • Gelişmiş pek çok ülkede  şehir içi trafik de bilgisayarlar aracılığıyla yönetilmektedir. Trafik bilgisayarına ulaşan bir terörist şehir içi trafiği alt üst edebilir.
  • Borsalar bilgisayar desteğinde çalışmaktadır. Eğer bir terörist borsanın bilgisayarına erişebilirse neler yapabileceği açıktır.
  • Bir terörist bir barajın kapaklarını açabilir ve tüm şehrin sular altında kalmasını sağlayabilir.[11]
  • Banka ve finans kurumları da önemli bir tehdit altındadır. Bir terörist, bankaların iletişim ağına girerek, para kayıtlarına ve hesap bilgilerine ulaşabilir, hesaplardan yasal olmayan havaleler yapabilir.

SONUÇ VE ÖNERİLER

Dünyamızdaki teknolojik gelişmeler sunduğu yepyeni imkanlarla insanoğlunun yaşamını alabildiğine kolaylaştırmıştır. Bilgisayar da bunlardan biridir. Nitekim günümüzde birçok hizmet -ulaşım, alışveriş, bankacılık, haberleşme vb- bilgisayarlar aracılığıyla internet ortamında verilmekte ve gün geçtikçe bilgisayara olan bağımlılık artmaktadır. Teknolojinin getirmiş olduğu bu yeni imkanlar, aynı zamanda içinde büyük riskler de taşımaktadır. Bu risklerin derecesi ise bilgisayara olan bağımlılık arttıkça daha da büyümektedir. Çünkü internet ortamı terör örgütlerinin de faaliyet yürüttüğü  bir dünyadır. Dolayısıyla, bu ortamın güvenliğini sağlamak sanıldığı kadar kolay gözükmemektedir. Bugüne kadar terör örgütlerinin saldırı girişimleri de bunun en önemli göstergeleridir.

Ülkemizde, henüz gelişmiş ülkeler kadar internet kullanımı yaygın olmadığından bugüne kadar herhangi bir sanal saldırıyla karşılaşılmamıştır. Bu durum ileriki günlerde olmayacağı anlamı taşımamalıdır. Türkiye’de faaliyet yürüten terör örgütlerinin internet ortamını propaganda, bilgi toplama ve haberleşme amaçlı kullandıkları gözlenmektedir. Sağ, sol ve bölücü terör örgütlerine ait web sayfaları ise genelde yurtdışından yayın yapmaktadırlar. Bundan dolayı söz konusu örgütlerin web sayfaları kapatılamamaktadır. Ülke içerisinden yayın yapanlar ise yasal boşluklardan faydalanarak faaliyetlerini sürdürmektedirler.

Bu çerçevede, terör örgütlerinin sanal saldırılarına karşı bireysel olarak ve devlet çapında alınması gereken önlemler şöyle ifade edilebilir:[12]

  • Her birey terör örgütleri tarafından düzenlenebilecek olası saldırıları karşı önceden bilgi sahibi olmalıdır. Bir sistemi korumanın %100 güvenilir bir yolu yoksa da, tam güvenli bir sisteme dışarıdan girmek ise neredeyse imkansızdır.
  • Ülke için stratejik öneme sahip bilgiler hiçbir dış bağlantısı olmayan bilgisayarlarda saklanabilir.
  • Bilgisayara şifre konabilir. Ancak bu yöntem “hacker”ların geliştirmiş olduğu yeni yöntemler karşısında çok güvenli bulunmamaktadır.
  • Sisteme gelen e-posta, mesaj gibi tüm iletişimi kontrol eden “güvenlik duvarları” kullanılabilir. Güvenlik duvarı, ağa girişi filtreleme yöntemlerinin geneline verilen bir addır. Güvenlik duvarları her kullanıcı için izin verilen girişleri kontrol etme görevini yapar. Bu duvarlarda kullanılan yöntemlerden biri kullanıcı taleplerinin daha önceden tanımlanmış bir Internet Protokol (IP) adresinden gelip gelmediğini kontrol etmektir. Diğer bir yöntem de, sisteme telnet girişini engellemektir. Kolay tahmin edilebilir şifre kullanmamak, herhangi bir kuşku duyulduğunda ağ sistemini yenilemek, sistemi sürekli izlemek ve şifrelerini kontrol etmek, güvenliğinden kuşku duyulan bir siteye girmemek ve bilinmeyen bir adresten gelen e-postaları açmamak gibi önlemler sanal saldırılara karşı alınabilecek basit bireysel önlemlerdir.
  • Terör örgütlerinin sanal ortamdaki saldırılarına karşı uluslararası işbirliği olmadan başarılı olmak mümkün görülmemektedir.[13] Çünkü ülkemiz aleyhinde internet ortamında faaliyet yürüten terör örgütlerinin %80-90’nı yurtdışından yayın yapmaktadır. Dolayısıyla örgütlerin internet ortamındaki faaliyetlerini engellemek, örneğin web sayfalarını kapatmak yayın yaptığı ülkenin işbirliği olmadan mümkün olmamaktadır.
  • Ülkemizde, sanal terör faaliyeti yürüten terör örgütleriyle mücadele konusunda herhangi bir yasal düzenleme bulunmamaktadır. Bundan dolayı da terör örgütleri yasal boşluklardan en iyi şekilde faydalanmaktadırlar. Dolayısıyla en kısa sürede bir internet yasasının çıkarılması gerekmektedir.
  • Terör örgütlerinin internet ortamında ülkemiz aleyhinde yürütmüş oldukları propaganda faaliyetlerine karşı sivil toplum örgütleri ve vatandaşlarımız çok duyarlı olmalıdırlar. Bu çerçevede, bireysel olarak her vatandaş ve sivil toplum örgütü bir web sayfası açarak terör örgütlerinin yürütmüş olduğu propagandaları etkisiz hale getirebilecek faaliyetler yürütebilir.
  • Bütün bu önlemlerin yanında ulusal güvenlik politikaları belirlenerek yerli yazılımlara ağırlık verilmelidir.[14]Çünkü başka bir ülkenin üretmiş olduğu yazılım güvenli olmayabilir. Nitekim Almanya, Fransa, Rusya ve Çin Mikrosoft’un üretmiş olduğu yazılımları gizli bir takım şifreler taşıdığı düşüncesiyle kullanmamaktadır.[15]          

Kısacası, Alvin Toffler’ın ifadesiyle, “İçinde bulunduğumuz yüzyılda teröristlerin bir klavye ile bir bombadan çok daha tehlikeli olacağı”[16] gözlenmektedir. Bu nedenle, internet ortamında ülkemiz aleyhinde faaliyet yürüten terör örgütlerinin bu faaliyetlerini etkisiz hale getirebilmek için vatandaşlarımızdan sivil toplum örgütlerine varana kadar herkese büyük görevler düşmektedir.



[1]Anonim, “intertenetin Doğuşu”, http://www.elma.net.tr/c1000591r1000077.html.

[2]Sinan İlyas, “Temel Ağ Kavramları”, http://www.sinanilyas.com/network/agkavramları.php.

[3]Fatih Yamaç, “Siber Terörizm Denemeleri-1” Hatay Polis Dergisi (Sayı:6, 2003), s.109.

[4]Yamaç, a.g.m., s.109.

[5]Suat İlhan, Terör Neden Türkiye? (Ankara: Nu-Do Yayıncılık, 1998), s.66

[6]Mehmet Özcan, “Yeni Milenyumda Yeni Tehdit: Siber Terör”, Polis Dergisi (Sayı: 34, 2003), s.173.

[7]Özcan, a.g.m., s.169.

[8]Ali Köknar, “Sanal Ortamda Terörizm”, Bilişim ve İnternet Teknolojilerinin Ceza Hukuku Açısından Doğurduğu Yeni Sorunlar (Bursa: Emniyet Müdürlüğü Yayınları, 2001), s.67.

[9]Mustafa Sağsan, “Bilgi Savaşı: Siperlerden Klavyelere Taşınan Harekatın Anatomisi”, Avrasya Dosyası (Sayı: 2, 2002), s.226.

[10]Eşref Adalı, “İnternet Suçları”  Bilişim ve İnternet Teknolojilerinin Ceza Hukuku Açısından Doğurduğu Yeni Sorunlar (Bursa: Emniyet Müdürlüğü Yayınları, 2001), s.

[11]Nedret Ersanel, Sanal ve Dijital Casusluğun anatomisi: Siber İstihbarat (Ankara: ASAM Yayınları, 2001), s.49.

[12]Ayşenur Topçuoğlu, “Siber Terörizm”, Bilim-Teknik Dergisi,  2001, s.39.

[13]Özcan, a.g.m., s.175.

[14]Bu öneri Personel Daire Başkanlığı, Bilgi  İşlem Şube Müdürlüğünde görevli bilgisayar uzmanı Başkomiser Murat Yıldız’a aittir. 15.07.2003.

[15]Bkz. Ersanel, a.g.k., s.24-28.

[16]Alvin Toffler,  Yeni Güçler, Yeni Şoklar (İstanbul: Altın Kitaplar Yayınevi, 1992), s.148.